‘Sünnet bir ameliyattır, ciddiyet ister’

Çocuk Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Tunç Özdemir, okulların kapanmasıyla birlikte start alacak sünnet dönemi öncesinde ebeveynlere ikazlarda bulundu. Sünnetin kabusa dönüşmemesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Özdemir, şöyle konuştu: “Sünnet, tüm dünyada en çok yapılan cerrahi müdahaledir. Musevi ve İslam toplumlarında gerçek manada bir şikayet yahut hastalık olmadan rutin olarak yapılan tek ameliyattır. Sünnetin bir ameliyat olması nedeniyle, ameliyat ciddiyeti ile yapılmalıdır. Nasıl ki fıtık, safra kesesi taşı, guatr, inmemiş testis üzere hayli sık yapılan ameliyatlarda hastalar ve hasta aileleri, ameliyatın bir uzman tarafından, ameliyathane koşullarında ve sterilite şartlarına sıkı bir biçimde riayet ederek bilimsel tekniklerle yapılmasını istiyor ise sünnet için de birebir titizliğin gösterilmesi gerekir. Zira, öteki tüm ameliyatlarda olduğu üzere, elverişsiz şartlarda yanlışsız halde yapılmayan sünnetin de kıymetli olumsuz sonuçları vardır. Sünnetin komplikasyon oranı yüzde 0,2 ile yüzde 5 ortasında değişmektedir. Yetkisiz şahıslarca uygun olmayan sıhhat şartlarında yapılan sünnetlerden sonra komplikasyonlar daha çok ortaya çıkabilir. Kanama, enfeksiyon, idrar deliğinin daralması minör komplikasyonlardır. Majör komplikasyonlar ise penis gangreni, penis kopması, penis başı yaralanmaları, şiddetli kanama, peniste biçim bozukluğu, eğrilik olarak sıralanabilir”.

“Ortak anılarda endişe ve acı var”

Öte yandan, çocukların yaşayabilecekleri travmalara ileri ve orta yaştaki erkeklerin sünnet anılarından örnekler veren Doç. Dr. Özdemir, “Bu yaşlardaki kimi erkekler berber tarafından sünnet edildiğini, bazıları çok ağrılı, kanamalı pansuman seanslarını anlatır. Ortak anılarında korkmuş olmaları ve çok acı çekmeleri vardır. Artık çocukların bu türlü anıları olmamalıdır. Anne babalar nerede sünnet düğünü yapacaklarını, ne giyeceklerini düşünmeden sünneti hakikat vakitte, gerçek yerde, hakikat uzmana yaptırmayı planlamalıdır” diye konuştu.

En uygun periyodu anlattı

Doç. Dr. Özdemir, bilhassa çocuğun psikolojisi göz önüne alındığında, en uygun sünnet tekniğinin anestezi altında yapılan sünnet olduğunu söyledi. Özdemir, lokal anestezi ile sünnetin yalnızca yenidoğan periyodunda, yani ömrün birinci 30 gününde mümkün olduğunu kaydetti. Sünnet sürecinde lazerin yeri olmadığını da vurgulayan Özdemir, sünnet yaşı konusunda da şunları söyledi: “Çocukta cinsel kimliğin geliştiği ve şuurun şimdi gelişmeye başladığı periyot olan 2,5 ila 5 yaş ortası çocuğun sünnet olması tavsiye edilmez. Bu devirde geçirilen operasyon çocukta travmaya neden olabilir ve ruhsal gelişim olumsuz etkilenebilir. Sünnet için en uygun devir yeni doğan devridir.”