Milletlerarası pırlanta sertifikasyon markasından eski ortaklarına hükümsüzlük davası

Dünyanın en büyük Pırlanta Sertifikasyon markalarından HRD Antwerp, ticari prestijine ziyan veren eski ortak ve şirketleri hakkında davalar açarak hukuk uğraşı başlattı. Türkiye’deki muhatap şirketin üst temsilcisi tarafından, HRD Antwerp markasının bütün bilgi, birikim ve imkânlarını kullanılıp tıpkı faaliyet alanında iştigal eden ve kendi aile üyelerinden oluşan başka şirketler ile şaibeli süreçler gerçekleştirildiği öne sürülüyor.

Konuyla ilgili bilgi veren HRD Antwerp’in Türkiye’deki Hukuk Temsilcisi Avukat Tuncay Çaltekin, HRD Antwerp’in dünyanın beş büyük mücevher pazarından biri olarak kabul edilen Türkiye’de eser ve hizmetlerini sunmak ismine 2014 yılında bir danışmanlık şirketi ile ‘HRD İstanbul’ ismi altında ticari paydaşlık kurduğunu, kurulan bu iştirakin HRD Antwerp’in marka gücü ve prestijinin haksız olarak kullanıldığının tespiti üzerine feshedildiğini söyledi.

“YANİ MUTABAKATA TERS USULSÜZLÜKLER YAPTILAR”

Sürece ait bilgi veren Avukat Tuncay Çaltekin, “Gerçekleşen feshin en temel sebeplerinden biri şirket idaresini elinde tutan ortakların, HRD İstanbul ismine haksız biçimde tescil edilen ‘HRD’ markasını, daha evvel taahhütte bulunmalarına karşın müvekkillere devretmemesi ile birlikte HRD markası üzerine kendi aile mensuplarına ilişkin öbür şirketler üzerinden haciz koymaları, HRD varlıklarının belirtilen şirketlere devredilmesi üzere birtakım hukuksal hareketler ile müvekkil şirketi etkisiz ve yetkisiz hale getirmeleri oldu. Yani mutabakata muhalif usulsüzlükler yaptılar. Bunun üzerine tarafımızca, HRD İstanbul’un ‘HRD’ markası ve logosunu kullanmasını engellemek hedefiyle ‘markanın hükümsüzlüğü’ davası açıldı.

Hakkında şikayette bulunulan şahıs, HRD Antwerp markasının bütün bilgi, birikim ve imkânlarını kullanıp tıpkı faaliyet alanında iştigal eden ve kendi aile üyelerinden oluşan başka şirketler ile şaibeli süreçler gerçekleştirdi. Tarafımızca yapılan araştırmalar ve incelemeler sonucu şahsın kendisi ve aile üyelerine ilişkin alakalı şirketler ile yaptığı hukuka muhalif süreçler sonucunda HRD İstanbul’u maddi ziyana uğrattığından bahisle, şahıs hakkında ‘Yönetim Konseyi Üyesinin Sorumluluğu’ davası açtık” dedi.

“TÜRKİYE’DEKİ ŞİRKETİN SON 3 YILLIK FİNANSAL TABLOLARI İNCELENECEK”

Ortaklığın feshi sonrasında ilgili şirket tarafından Belçika mahkemelerinde açılan davada yapılan yargılamanın birinci kademesinin HRD Antwerp lehine kazanıldığını belirten Çaltekin, “Bu davaların HRD Antwerp lehine sonuçlanacağının ve artık iştirakin kesin bir biçimde devam etmeyeceğinin anlaşılması üzerine temelsiz Haberler yayılmaya başlandı” diye konuştu.

“HAKSIZ REKABET KABAHATİNİ OLUŞTURDUĞU AÇIK BİR FORMDA AŞİKÂR OLUYOR”

Çaltekin; “HRD Antwerp ile Türkiye’de yapılan evliliğin özü şudur; dalında dünya otoritesi olan bir şirket ile ortak olacaksınız, şirketi borçlandırıp babanızın şirketi üzerinden bu şirketin markasına, makinelerine haciz koyacaksınız, bir ekip türel hareketlerle şirketin idaresini ele geçirip onunla rakip olmaya soyunacaksınız, devamında da 15. Yüzyıldan beri pırlanta ile anılan kentin markasını lekelemeye çalışacak, çamur atacak ve maalesef ülkemizin prestijine da ziyan vereceksiniz. Basında yer alan beyanların şirketin prestijini zedeleme tarafında haksız rekabet kabahatini oluşturduğu açık bir halde belirli oluyor. Bu nedenle ilgili şahıslar hakkında haksız rekabet ve iftira cürümlerinden suç duyurusunda bulunduk. Tekrar Türkiye’de ilgililer aleyhine davalar açtık, yakın vakitte sonuçlanan bir davada 2020, 2021 ve 2022 yıllarına ait şirketin finansal tabloları dâhil tüm mali iş ve süreçlerinin incelenmesi kararlaştırıldı. Bu incelemeler sonucunda kusuru tespit edilenlere karşı gereken adımlar hukuk çerçevesinde ayrıyeten atılacak” dedi.