Araç alacaklar dikkat! 6+6 sınırlaması etkiledi: Fiyat kırdılar

İkinci el araba piyasasında fiyatlar düşmeye başladı. Galerilerin bayiden yükseğe sattığı ilanlar olağana döndü.

Ticaret Bakanlığı’nın getirdiği 6 ay ve 6 bin kilometre kuralı ilan sayfalarında kendini gösterdi. Bayilerden aldıkları sıfır araçlara 50-100 bin lira fark koyarak satan galerilerin fiyatların da düşüş görüldü.

 İşte o ilanlara bir örnek: Bayisinde sıfır araba 485 bin liradan satılırken tıpkı araba ilan sitesinde 472 civarında satılıyor.

15 Eylül’den sonra 6 ay ve 6 bin kilometre sınırlamasına takılmak istemeyen galeriler, fahiş çıkarını neredeyse sıfıra indirdi. Sıfır araç sorununun ortadan kalkmasıyla fiyatların daha da aşağıya çekileceği kestirim ediliyor.

PİYASADA 15 EYLÜL PANİĞİ

Öte yandan Bakanlık, ikinci el araba ticareti yapanlara yeni bir ihtarda bulundu ve 15 Eylül tarihine dikkat çekti. Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamaya nazaran, 16 Ağustos 2022 tarihinde Ticaret Bakanlığınca yapılan düzenlemeye nazaran ticari faaliyet kapsamında araba ve arazi taşıtlarının pazarlanması yahut satışı lakin birinci tescil tarihinden itibaren 6 ay ve 6 bin kilometre geçmiş olması şartıyla yapılabilecek ve bu koşul sağlanmadan direkt yahut dolaylı olarak 1 Temmuz 2023 tarihine kadar pazarlama ve satış yapılamayacak. 

15 EYLÜL SONRASI KONTROLLER ARTACAK

Kayıtlı bir işletmesinin yahut yetki evrakının bulunup bulunmadığına yahut temel iştigal konusuna bakılmaksızın ticari faaliyet kapsamında araba ve arazi taşıtı satışı yapan tüm gerçek ve hukukî bireyleri kapsayan düzenlemenin uygulanmasını temin etmek üzere 15 Eylül 2022 tarihinden itibaren Ticaret Bakanlığınca kontrollere yük verileceği ve tespit edilen karşıtlıklar hakkında idari para cezası uygulanacağı kaydedildi. Bölüm temsilcileri 15 Eylül tarihine kadar birçok satıcı elindeki aracı satmaya çalışıyor.

Konuyla ilgili milliyet.com.tr’ye açıklamalarda bulunan İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Lideri Hayrettin Ertemel şu tabirleri kullandı: “Tabi bu verilen mühlet ile birlikte fiyatlarda yüzde 3-5 gerileme oldu. Tabi ki bu devir otomotiv bölümünün de işlerin az olduğu bir devir. Bunun da tesiri var. Bir de krediye erişim konusunda hala kahır var. Bunları üst üste koyduğumuzda satıcılar şu anda fiyat bulduğu vakit değerlendiriyorlar.

Otomotiv satıcıları bir konum almış durumda. Ona bağlı olarak düşüş meydana geldi. 15 Eylül’den sonra varsayımımıza nazaran fiyatlar kendi seyrinde hareket edecektir.

‘MESLEKTAŞLARIMIZ ARAÇ FİYATLARINI DÜŞÜRÜYOR’

Araçların otomotivcilerde bir maliyet var. Bu maliyetin eksiğine hiçbir meslektaşımız aracını satmak istemez. Aracını satmak istediğinde muhakkak bir kar marjı vardır. Bizim meslektaşlarımız kar marjı ile ilgili işin durağanlığından ötürü kendi karlarından feragat ederek araç fiyatlarını düşürüyor.

İLAN SAYILARINDA ARTIŞ VAR MI?

Kayıt dışı diye tabir ettiğimiz insanların da artık biraz ellerindeki malları piyasaya sürdüklerini tespit ediyoruz. Onlarda temelinde konutlarının garajlarında sakladıkları aracı satmakla alakalı bir irade oluştu. Bu araçlar tabi ki piyasaya sürülmeye başlayınca fiyatlarda da ufak bir düşme meydana geldi.

‘1.5 AY SONRA FİYATLAR OLAĞAN SEYRİNE DÖNECEK’

Büyük global düşüşler diye tabir ettiğimiz araba firmalarının da ellerinde önemli araçlar var onlar da aşikâr bir fiyat düzenlemesine gitmek zorunda kaldı. Bu da tabi ki fiyatların geriye çekilebilmesini sağladı. Biz bunun 1-1.5 ay düşeceğini sonrasında fiyatların olağan seyrine döneceğini düşünüyorum.”

ARAÇ ALACAKLARA KIYMETLİ TAVSİYE

Şu anda fiyat gerilemesinden ötürü tüketicinin faydalanması lehine olacaktır. Şu an bir alım fırsatı var.

ARAÇ SATIŞINDA EN AZ 3 GÜN EVVELDEN EKSPERTİZ MECBURİLİĞİ GETİRİLMESİ VE NOTERDE KM BİLGİSİNİN YAZILMASINA YÖNELİK DÜZENLEMENİN YARARI NEDİR?

Bizim ikici el yönetmeliği çıktığından beri araba satıcıları olarak biz bu hükümlülükleri yerine getiriyoruz. Noterde satış yaparken belirtiliyoruz. Kişisel satışlarda bu türlü bir mecburilik yoktu. Kişisel satışlara ekspertiz mecburiliği ve km beyan zorunluluğunun gelmesi temelinde hakikat bir karar olarak görüyoruz. Bu zorunluluğun son tüketiciyi mağdur edilmemesi konusunda yararlı olduğunu düşünüyorum.”