Veda Mektubu’nda tansiyon yükseldi! Alanur Hatice’nin teklifini kabul edecek mi?

Selin Ceylan – milliyet.com.tr / Beklenen yüzleşmeden sonra Seher de Alanur da tüm içindekileri döktü. Artık kılıçlar çekildi. Seher, Alanur’un yanından büyük huzursuzlukla meskene döndü. Kapıda Mehmet karşıladı. Olanları anlamaya çalışsa da Seher yalnızca isyan etti ve odasına geçti. Mehmet’e bildiklerini söyleyemediği Aslı çok berbat hissediyordu. Mehmet annesindeki farklılığın sebebini anlamaya çalıştı. Fakat hiçbir şey bulamadı.

Hatice babası Nevzat’ın her şeyi bildiğini biliyordu. Ağzını arasada Nevzat’tan bir şey öğrenemedi. Aslı çok gerilim olduğu için her zamanki üzere ateşlendi. Tam o sırada Seher Aslı’yla konuşmaya geldi. Her şeyi başından beri bildiğini ve annesinin onunla alay ettiğini izlediğini söyledi. “Eğer Mehmet bunları öğrenirse ne eşini ne de babasını affeder” dedi.

Bunun üzerine Aslı’nın hasta olduğunu öğrenince ilaçlarını alıp çabucak konağa gitti. Aslı’ya konuşup ittifak sağlayan Seher, Aslı’ya çay getirdi. Annesinin içeri girmesiyle tansiyon yeniden yükseldi meskende. Aslı, Seher’in yanında durarak annesini meskenden kovmaktan beter etti. İlaçlarını getirdim diyen Alanur’a ‘Seher anne bana çok uygun bakıyor.’ demesiyle Alanur çılgına döndü. ‘Sen bu bayanın pak yüzüne inanma bu maskenin altında sinsi var. Tamam demek o denli bundan sonra ‘Seher annen’ sana baksın.’ dedi çıktı.

Seher’in Aslı’ya olan davranışlarının değişmesi Hatice’yi kinlendirdi. Olayları, kendine yapılanları uygunca başına taktı. Konuttaki olaylardan sonra Alanur Ziya’nın iş yerine gitti. Nevzat’la kapıda tartıştılar. Mehmet yaşananları anlamaya çalıştı, Alanur’a ‘Siz tam olarak ne istiyorsunuz?’ diye sordu. Tam o sırada Ziya geldi. Seher’in hepsiyle oyun oynadığını söyledi. ‘Senin karın melek, ben cadaloz o denli mi?’ dedi.

Nevzat kapıda Alanur’a ‘Sen utanmıyor musun evli bir adamın peşinden koşmaya? Al kızını da çekin gidin.’ dedi. Alanur ‘Hadsiz! Konuşmalarına dikkat et! Ablanın tertibi senin nizamın o bozulursa seninkide bozulur değil mi?’ dedi. Ve her şeyi ortaya çıkaracağını yemin ederek çekip gitti.

Aslı’nın hasta olduğunu öğrenen Mehmet koşarak konuta geldi. Mesken sorununu hızlandıracağını diğer formda rahatlayamacaklarını söyledi. Alanur’un fuları elinde kocasının çalışma odasında Ziya’yı bekledi Seher. Ziya içeri girdiğinde ‘Şimdi konuşabiliriz.’ dedi. ‘Onu çok mu sevdin? Kalbinde yeri var mı?’ diye sordu. Ve net karşılık bekledi. Ziya ‘Kalbimde yeri yok! Oldu mu?’ dedi. ‘Fuları çöpe atacağım sakıncası var mı?’ diye sordu. Ziya ‘Çok özür dilerim Seher, seni kırmak istemezdim. ’ dedi. ‘Bu bayan ailemizi dağıtmk istiyor buna müsaade verirsen sana hakkımı helal etmem.’ dedi.

Mehmet eşini alıp taşınacakları meskeni bir hoş hazırlayıp ona akşam yemeği hazırladı. Biraz da olsa meskenden uzaklaşmak onlara âlâ geldi. Aslı omuzlarında yük taşıyor üzere çok üzgündü. Seher Hatice ve annesiyle gördüklerini ciddiye almasın diye konuşmak istedi lakin aksi reaksiyon gördü. Hatice çok kinlenmişti. Mehmet ve Aslı birinci kere konutlarında kaldılar.

Aslı’yla Seher dışardayken Hatice bir şeyler bulma ümidiyle Ziya’nın odasını karıştırırken yakalandı. Bir palavra söyleyip çıktı çabucak. Mehmet’le Aslı Mehmet’in arkadaşı Mahmut’a iftara yemeğe davet etti. Arkadaşlarının eşlerinin konuşmalarından rahatsız olan Aslı Mehmet’in yanına gitti. O sırada Mahmut, Aslı’nın toplumsal medyasından husus açıldı. Görüşmeyi ayarlayan Seher ve Nevzat huzursuzlandıklarını öğrendikçe güzelce keyiften dört köşe oldular.

Mehmet ve Aslı’nın fitne tohumları ekildi. Arkadaşlarının tutumlarını ne kadar gerçek bulmasa da Aslı’nın reaksiyonlarının de hakikat olmadığını söyledi. Aslı simirlendi ve otomobilden indi. Kıyıya geçip uzandılar ve çabucak sakinleştiler. Seher hengame ederek konuta girmelerini beklerken Aslı ve Mehmet kahlkahalarla içeri girdiler.

Beste, sabah erkenden Aslı’nın yanına geldi. Hakan yüzünden girdiği ezayı anlattı. Borcun bir kısmını kapattığımı lakin 450.000 lira açığı vardı. Aslı düğündeki takıları rehin bırakmayı teklif etti. Seher Nevzat’ı peşlerine taktı ve düğün takılarını neden sattılarını araştırmasını istedi. Beste’nin ofisinde Aslı’yı gören Alanur ‘Buraya geldim fakat Seher annen kızmasın?’ diye takıldı. Aslı çıkmak isteyince de ‘Tabi çık Seher annen merak eder.’ dedi.

Mina’nın sıkı idaresi devam ederken Alanur’un aldığı telefonu Seher yakaladı. Aslı’nın takıları rehim bıraktığını bilen Seher akşam yemekte düğünde takılan altınları bankaya götürmeyi teklif etti. Aslı hiçbir şey diyemedi. ‘İçinde aile yadigarı şeyler var, torunlarıma kalsın istediğiö şeyler.’ dedi. Aslı yeterlice gerildi.

Sabah Mehmet ve Seher çıkarken altınları getirmesini istedi Aslı’dan. Hatice bu şahit olduklarından sonra uygunca kinlendi. Sabah erkenden soluğu Alanur’un yanında aldı.

Alanur’a yardım etmek istediğini söyledi. Alanur başta Seher’in gönderdiğini zannedip Hatice’yi kovdu. Hatice ‘Burada olduğumdan kimsenin haberi yok. Mektup sıkıntısını bildiğimden de. Halamın mektupları yazdığını ispatlayabilirim!’ demesiyle Alanur şoke oldu.