İki öğün beslenmek sağlıklı mı? Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu: 4 saat aç kalarak gençleşin

Kilo denetimine yardımcı oluyor, şekeri dengeleniyor, insülin direncini kırıyor. Kandaki ziyanlı yağların yakılarak güç olarak kullanılmasını sağlıyor, gençlik genlerini etkin hale getiriyor. Bu saydıklarımızın hepsi günde iki öğün beslenme sonucunda gerçekleşiyor. Pekala, iki öğün sistemi nasıl uygulanıyor? Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu tüm ayrıntılarıyla anlattı.

Güncel
13 Aralık 2022 07:24
0 YORUM
89 KEZ OKUNDU

REKLAM ALANI

Bundan 5-6 yıl öncesine kadar sağlıklı ve istikrarlı beslenmenin altın kuralının 3 ana 3 orta öğün olduğuna vurgu yapılıyordu. Lakin şu anda iki öğün beslenmenin gerçek olduğu savunuluyor. Pekala fakat neden? Neler değişti de iki öğünün daha sağlıklı olduğu kanısına varıldı? Dünyada 1950-1960’lı yıllara kadar günde üç öğün beslenme formunun olmadığına vurgu yapan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, “Ne vakit ki I. ve II. Dünya Savaşları bitti, dünyada refah ve bolluk periyotları yaşandı, ortalama iki olan öğün sayısı üçe çıktı. Porsiyonlar büyüdü, yetmedi ortaya atıştırmalıklar girdi. O yıllardan sonra da bütün dünyada obezite, şeker ve kalp damar hastalıkları 3-5 kat birden arttı. Demek ki bu beslenme stili gerçek değil. Yapılan bilimsel çalışmalar da en sağlıklı beslenme halinin günde iki öğün olduğunu bize gösteriyor. Aslında bu bizim fabrika ayarlarımız. Zira çok beslenmenin üstüne bir de ziyanlı beslenme bindiği vakit bedende tüm istikrarlar altüst oluyor” dedi.

“Vücudumuz iki öğün beslenmeye programlı ve üç öğün fazla geliyor. Halk ortasında, ‘Kahvaltı günün en kıymetli öğünü’ olarak biliniyor fakat bu durum hakikat değil. Bilim bunu desteklemiyor. Kilonuz, şekeriniz ve kolesterolünüz yoksa ve canınız kahvaltı etmek istiyorsa buyurun edin. Fakat kahvaltıdan özel bir yarar beklemeyin. Tarihî olarak bakıldığında da insanların ortalama iki öğün beslendikleri görülüyor. Ben 67 yaşındayım. Benim yaşımda olanlar anne-babalarının, daha gençler dedelerinin fotoğraflarını bulup çıkarsın. Baktığınızda ortalarında neredeyse hiç şişman insan olmadığını göreceksiniz. O yıllarda yeniden ortalama iki öğün beslenilirdi; ortada bir şey yemek ayıptı, pis boğazlık sayılırdı. Yani en sağlıklı beslenme formu günde iki öğün yiyip ortada bir şey yememek. Vakit zaman aç kalmak yararlı bir durum.”

’10 YILDIR İKİ ÖĞÜN BESLENİYORUM’

10 yıldır günde iki öğün beslendiğini belirten Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, “Sabahları kahvaltı etmiyor, çay içiyorum. Natürel bir tane de Türk kahvem var. İlk öğünümü saat 13.00 üzere yiyorum. Bu mühlet içinde en ufak bir açlık hissetmediğim üzere kendimi daha hafif ve zinde hissediyorum. Geçmiş yıllarda Amerikan modasına uyularak, az ve sık yiyin denirdi. O denli yenildiği vakit kilo alınmadığı ve metabolizmanın hızlandığı söylenirdi. Bunun hiçbir bilimsel desteği yok. Dolayısıyla beslenmemiz ya da öğün sayısının fazlalığıyla güç seviyemiz ortasında rastgele bir bağ yok. Öğünlerimizi protein, karbonhidrat, sağlıklı yağlar ve meyve sebzelerle istikrarlı bir halde oluşturursak, beslenme ihtiyacımızla ilgili sorun çıkmaz” açıklamalarında bulundu.

İKİ ÖĞÜN BESLENME TERTİBİ NASIL UYGULANIR?

Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu sağlıklı ve uzun ömrün sırlarını paylaştığı ’30 Günde 10 yıl’ adlı kitabında da anlattığı ‘aralıklı oruç’ yönteminden bahsetti. “14 ve 16 saat aç kalmak yani aralıklı oruç deyince insanların gözü korkuyor” diyen Yörükoğlu, “Halbuki ortada korkulacak bir durum yok. Kişi, akşam saat 20.00’den sonra yemek yemediği ve saat 24.00’te uyuyup sabah saat 08.00’de kalktığı takdirde esasen 12 saatini geçirmiş oluyor. Lakin buna açlık denmiyor. Kahvaltıyı atlayıp birinci öğününü 13.00’te yaptığı takdirde 4 saatlik açlık müddeti oluyor. Yani açlıksa aç kalınacak mühlet 4 saat oluyor” diyerek bu vakit içerisinde su ve şekersiz çay ile kahve içebildiğine dikkat çekti.

SON 4 SAATLİK AÇLIK MÜDDETİNDE YAĞLAR YAKILIYOR

Özellikle sabah ile öğlen ortasındaki bu 4 saatlik açlığın son derece tesirli ve sağlıklı bir açlık olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, “Bu saatlerde şeker ve insülin direnci olağanlaşıyor. Evvel kandaki trigliserid yağları, sonra bedenin öbür organlarında biriken yağları yakıyoruz. Yani bu son derece sağlıklı bir süreç. Sabah saatlerinde 14 saat kalori almama sonrasında bedenimizde otofaji denilen bir süreç başlıyor. Otofaji, bizim hücrelerimiz içinde yaşanan paklık, geri dönüşüm ve gençleşme operasyonu. Makul bir müddet kalori alınmadığında lizozomlar aktive oluyor. Hücre içindeki yağ damlacıklarını, eskimiş proteinleri, DNA’sı bozulmuş organcıkları yiyor, yerine tazelerinin yapılmasını sağlıyor. Yaşanan bu duruma otofaji yani kendi kendine yemek deniliyor. İnsan bedeni makul mühletler aç kalmaya hem genetik hem de metabolik olarak adapte. Bu durum yararlı ve gerekli bir süreç” diye konuştu.

‘EKMEK TÜKETMEMEK HATA’

“İnsanlar yaptıkları beslenme kusurları nedeniyle kilo vermekte zorlanıyor. Bu yanlışlardan birincisi akşam 20.00’den sonra yemek yemek” diyen Yörükoğlu şunları da ekledi:

“Söz konusu saatten sonra yenilenler meyve ve kuru yemiş üzere sağlıklı besinler olsa da bu besinleri sindirmek ve yakmak mümkün olmuyor. Bizim yakamadığımız kalorileri metabolizma alıp yağa dönüştürüyor. Başka bir kusur da sofradan doymadan kalmak. Birçok insan kilo vermek ya da kilo almamak ismine yemekte az yiyip doymadan kalkıyor, iki saat sonra da acıkıyor. Acıktığı vakit da çoklukla yüksek kalorili tatlılar yiyor. Yapılan öbür bir yanılgı da ekmek tüketmemek oluyor. Halbuki bütün bilimsel çalışmalar günlük güç gereksinimimizin en az yarısının karbonhidratlardan gelmesi gerektiğini söylüyor. Ekmek yemek bize sağlıklı kompleks karbonhidratlar sağlar. Tıpkı vakitte tatmin ve tokluk verir.”

REKLAM ALANI

ETİKETLER: