Emre Belözoğlu’ndan Galatasaray ve Okan Buruk itirafı! Kerem Aktürkoğlu’na karşılık verdi

Fenerbahçe ve Türk futbolunun efsane isimlerinden Emre Belözoğlu, profesyonel futbolculuk mesleğine dair konuştu. Medipol Başakşehir’in teknik yöneticiliğinde oturan Emre Belözoğlu, Galatasaray’dan ayrılışını anlattı. Öte yandan sarı-kırmızılıların genç yıldızı Kerem Aktürkoğlu’nun savlarına yanıt verdi. Vole’ye konuşan Emre Belözoğlu çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“BAŞAKŞEHİR SİSTEMİ OTURTMUŞTU”

“Nasıl bir Başakşehir’i hedefliyorsunuz” sorusuna Emre Belözoğlu “Ben teknik yönetici olmaya karar verdikten sonra kendimce bir oyun planı ortaya koymaya çalışıyorum. Gerçekçi olmak lazım burada etkilendiğimiz teknik adamlar da var lakin Başakşehir benim için kültürü oluşmuş bir kadroydu. Abdullah Avcı’yla birlikte bu nizamı ve sistemi oturtmuştu. Ben geldiğimde düzgün bir oyuncu kümesi mevcuttu. Tıpkı plana sadık kalarak, biz de gelişiyoruz. Pas oyununa sadık kalan lakin biraz daha gerçekçi, Türkiye’deki oyuna uygun o ideolojiyle devam etmeye çalışacağız” yanıtını verdi.

“EN ZORU ATLETİCO MADRİD’Dİ”

Teknik yönetici olarak geçirdiği birinci dönem başı kampında konuşan Emre Belözoğlu, futbolculuk devrinde en çok zorlandığı dönem başı kampını Atletico Madrid’de geçirdiğini itiraf etti. 41 yaşındaki futbol adamı, “En zoru 32 yaşında gittiğim Atletico Madrid dönem başı kampıydı. Yaş itibariyle, Ortega esasen bir efsane. Sabah 6’da kalkıp bir anda kendinizi otobüste buluyorsunuz, nereye gittiğiniz belirli değil. Bir tane elinizde küçük bir bar veriyorlar. Bir anda idmanda buluyorsunuz kendinizi. Çok ağır bir kamp geçirmiştim lakin etkileyici ve benim aslında futbolculuk mesleğimin uzamasına vesile olan bir süreçle bir arada tıpkı vakitte teknik adamlık sürecime de tesir eden kısa da olsa çok değerli bir deneyim oldu benim için. 20 yaşında birinci Inter’e gittiğimde de Héctor Cúper’le geçirdiğimiz. Héctor Cúper’in kondisyoneri her gün 10 kilometre bizi koşturuyordu. En zoru Atletico Madrid dönem başı kampıydı diye düşünüyorum” açıklamasını yaptı.

“OKAN BURUK GÜZEL OLSUN”

Okan Buruk’un Galatasaray’da teknik yöneticilik misyonuna gelmesiyle ilgili konuşan Emre Belözoğlu, “Hayırlı olsun. Benim hayatımdaki en kıymetli 2-3 tane dosttan, ağabeyden bir tanesidir” sözlerini kullandı.

OKAN BURUK VE EMRE BELÖZOĞLU’NUN G.SARAY’DAN AYRILIŞ SÜRECİ

Futbolculuk devrinde Okan Buruk’la birlikte Galatasaray’dan ayrılmasıyla ilgili tenkitlere değinen Emre Belözoğlu, “Türkiye’de biraz tarih konuşulduğunda herkes çok hoş konuşabiliyor. Şahit olmadığına, yaşamadığına, teğe bir içinde olmadığı mevzulara çok hoş ahkam kesebiliyor. Okan ağabeyle ben o periyotta yaşadığımız süreci çok güzel biliyoruz. Baktığınızda Galatasaray’ın çok kıymetli oyuncularıydık. UEFA Kupası’nı kazanmış, UEFA Üstün Kupası’nı kazanmış, 4 dönem üst üste şampiyonluk yaşamış ekibin oyuncusunun mukavelesinin bitimine 3 ay kala bize teklif yaptı Galatasaray. Aslında baktığınızda dünya futbolunda şu anda oyuncuların kontratları bitmeden 2-3 sene evvel kontratlarını düzeltme yahut elden kaçırmama sıkıntısında. Biz de gençtik, bizim de yanlışlarımız vardı. Okan abi daha deneyimli bir oyuncuydu. O periyot o ilgiyi açıkçası ne Galatasaray idaresi ne de biz gerçek yönetemedik. Bizim çok önemli bir deneyimimiz yoktu. Menajerimiz yok, yalnızca büyüklerimizle konuşuyoruz. O periyot için Galatasaray’dan ayrılırken sahiden Avrupa’ya gitmek istiyordum. Okan abinin başında o yoktu. Bir anda gelişti. Inter, Okan abinin de mukavelesi bittiğinde bir gözlemci gönderdi bir maçını izledi. ‘Emre Belözoğlu’ndan daha düzgün bir futbolcu bulduk’ dediler ve birlikte transfer yaptık. Okan abinin transferi çok süratli gelişti. Benim maçımı izlerken bu türlü bir süreç yaşandı. Okan abi daha sonra Galatasaray’a futbolcu olarak döndü. Türkiye’de bazen konuşurken bir insan var karşımızda diye düşünmüyoruz. O periyot kesinlikle benim de Okan abinin de kusurları olmuştur. Okan abi Galatasaraylılığından hiçbir vakit taviz vermedi. Her vakit neyse onu söyledi. Bu misyonu ziyadesiyle hak etti diye düşünüyorum ben” diye konuştu.

JOHAN CRUYFF…

Johan Cruyff’a olan ilgisine dair gelen soruya Emre Belözoğlu, “Dünya futbolunun gelmiş geçmiş en yeterli bence Johan Cruyff. Onu farklı bir yere koyma durumu gerekiyor bence. Onun üzere gelmedi. Bugün oturmuş bir tertip varsa, Barcelona’da inşa ettikleri oyun planında… Onun getirmiş olduğu idman metotlarını bugün Xavi hala uyguluyorsa, ne kadar gerçekçi bir teknik adam olduğunu görebilirsiniz” yanıtını verdi.

“DUYDUĞUM EKİPLER VAR”

Emre Belözoğlu, Fenerbahçe’nin genç yeteneği Arda Güler’le ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. 41 yaşındaki futbol adamı, “16 yaşında ben de çok yeterli futbolcuydum, Tugay Kerimoğlu da çok âlâ futbolcuydu. Sergen abiyi anlatırlar. Hepsiyle oynadım yan yana, ben hiçbirimizin 16 yaşında bu kadar yetenekli olduğunu düşünmüyorum. Bu çok samimi bir his lakin bu onun büyük bir futbolcu olup olmayacağını belirlemez. Onun tercihlerine nazaran biçim alacak bir durumdur. Türkiye’deki gruplar artık takip ediliyor. Fenerbahçe’de inşallah istediği süreyi alır. Duyduğum kadrolar var. Büyük ekiplerde gidip gelişimine devam edebileceği ekiplere masraf. Arda Güler için en büyük isteğim bu” açıklamasını yaptı.

“ÖMER FARUK BEYAZ’A KIZMADIM”

Ömer Faruk Beyaz’ın kadrodan ayrılık sürecini anlatan Emre Belözoğlu, “Ömer Faruk Beyaz çok özellikli, çok enteresan, çok yüksek oyun bilgisi olan ve çok kıvrak bir oyuncu. Kendi yaşıtları ortasında Avrupa’nın en kıymetli oyuncularından bir tanesiydi, hala da bence çok büyük önünde müddeti var. Tercihler bazen kendi hayatınız oluyor, tercihleri gerçek yapmanız gerekiyor. Onun fizik yapısında, ona çok kıymetli bir plan sunduk. Hatta 1-2 kulüple de anlaşmıştık, Belçika ve Hollanda liginden. Bizle de devam edebilirdi. O kulüplere gittiğinde en az 25 maç oynama garantisiyle bir arada, maaşını da bizim karşıladığımız, o kulüplere de yük olmayacak, o kulüplere de oynattıkça prim vereceğimiz tertip ona inşa ettik. Gelişimi için oynayabileceği en güzel ligler oralardı onun için. 17-18 yaşından bahsediyorum zira. Kendini yaşıtlarının üstünde görüyordu Ömer Faruk Beyaz lakin ona hiç kızmadım zira sıkıntı bir yapısı var. Kendi ailesinin de etrafının da. Çok pak bir çocuk, ne kadar berbat olabilir. Biz bu çocukları nasıl suçlayabiliyoruz. Ağabeyler, aileler, arkadaşlar o kadar çok belirleyici oluyor ki hayatlarında benim de hayatımda o denli oldu. Ailesini kötülemek için söylemiyorum lakin aileler bu işe girmeyecekler. Günün sonunda üzülen yeniden onlar oluyorlar. Biz liderle onun kapısına kadar gittik. Kendi tercihini bu türlü yaptı. Çok başarılı olsun isterim” tabirlerini kullandı.

KEREM AKTÜRKOĞLU’NA YANIT VERDİ

Emre Belözoğlu, Kerem Aktürkoğlu’nun kısa müddet evvel Başakşehir altyapısında forma giyerken yaşadıklarını anlatmasıyla ilgili gelen soruya yanıt verdi. 41 yaşındaki futbol adamı, “Genç oyuncular. Biz de çocuktuk, o da daha çocuk. Daha birinci kere sokağa çıktığında prestiji olduğunu görüyor. Şöhret dediğiniz şeyin bazen ayaklarınızı kestiği vakitler vardır. Ben ço yaşadığım için. Onu gerçek yönetmek lazım. Galatasaray’dan ayrıldığımda basın toplantısına gelmeden evvel traş oldum. Kuaförüm bana ‘Emre abi gideceksin tabi ya sen sağlıklı hayat için spor mu yapıyorsun’ dedi bana. Kuaför o denli dediğinde ben basın toplantısında konuştum. Bazen o denli sözler kullanıyorsunuz ki şöhret olduğunuz devirlerde, sonra pişman oluyorsunuz. Bu benim pişman olduğum kelamlardan bir adedidir. Şöhret dediğiniz şeyin getirdikleri kadar kimse kusura bakmasın bir gün sizden götürdükleri de oluyor. Kerem Aktürkoğlu bunları söylerken ne yaşadıklarını bilmiyorum. Bir sene onla birlikte burada çıktık. O devirde çok güçlü bir ekip vardı. Daha dışsal motivasyonu yüksek bir oyuncu üzere, daha dış etkenlerden etkilenen bir oyuncu imgesi veriyordu, çok panikti, çok top eziyordu fakat dinamizmi çok yüksekti. Dört seneyi kastederken neyi kastettiğini bilmiyorum. Kiralanma süreçleri var önünde ancak… Baktığınızda bugün bir yerlere gelmiş birçok futbolcu düşünce yaşamışlardır. Ben de anlatsam kulüpleri Kerem kadar 200-250 sayfalık kitap müellifim. Zannetmesin ki tek o meşakkatleri tek o yaşadı, hepimiz yaşadık. Bugün bir yerlere gelmiş herkes hayatında badireler yaşamıştır. Yanılgıyı yapmış bir ağabeyi olarak konuşurken daha üstten bakmalı. Onları unutmayacağım üzere bir bakış açısı kimseye bir şey kazandırmaz. Bu söylediğinden üzülür daha sonra. Gördüğümde bana hürmetten kusur etmez. Ben dediğimi yapsınlar, yaptığımı yapmasınlar diyorum” açıklamasını yaptı.

Emre Belözoğlu futbolda bir hiyerarşi olduğunu belirtti ve “Ben Galatasaray’da garsonluk yaptım. Garsondan bir şey istediğimde ‘gel kendin al’ diyordu. Genç ekipten A ekibe çıkmış oyuncuların yaşadıkları süreçler vardır” dedi.

Kerem Aktürkoğlu, Vole’ye yaptığı açıklamada şu sözleri kullanmıştı: