Diyanet İşleri Lideri Erbaş: İbadetlerin yalnızca ruha değil, vücudumuza de yararı var

 Sivas’a dün gelen Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş, kentteki temaslarını sürdürüyor. Erbaş, sabahın erken saatlerinde Ulu Cami’ye gelerek, burada sabah namazı kıldırdı. Namazın akabinde vaaz veren Erbaş, ibadetin ehemmiyetine değindi. İbadet etmenin bir yaradılış gayesi olduğunu söyleyen Erbaş, “Rabbimiz ‘Ben cinleri de insanları da bana ibadet edesiniz diye yarattım’ buyuruyor. Kulluğun da gösterildiği en değerli ibadet namazdır. Efendimiz Hz. Muhammed Aleyhissalatü Vesselam İslam’ı bildiri ettiği andan itibaren müslümanlar ibadetlerine daima dikkat etmişlerdir. İbadetlerin hikmetini bilerek, anlayarak, anlatarak yerine getirmeye çalışmışlardır. İbadetlerin birçok hikmeti vardır. Öne çıkanlardan bir tanesi şükretmektir.” dedi. 

‘İBADETLERİN YALNIZCA RUHA DEĞİL VÜCUDUMUZA DE YARARI VAR’

Nefes alıp verebilmenin bile insanın alnını secdeden kaldırılmamasını gerektiren bir nimet olduğunu vurgulayan Erbaş, “Salgın hastalıkta ne kadar dert yaşadık değil mi? O nefesi alabilmek için dayanak makinaları kullanıldı. Entübe hali olanlar. Neydi bütün bunların maksadı? O nefesi alabilmekti. Entübe olup da sıhhatine kavuşan pek çok kardeşimizle görüştük. Onların neler anlattıklarını anlamaya çalışalım. Yani ‘şu nefesimi rahat alıp vermeyi nasip eyle yarabbi, alnımı secdeden kaldırmayacağım’ diye dua eden kardeşlerimiz. Bu türlü bir şey işte. Nefes alıp verebilmek bile alnımızın secdeden kaldırılmamasını gerektiren büyük bir nimettir. İşte biz şükrümüzü ibadetlerimizle ifa ediyoruz. Demek ki uygun kul olmak için, Allah’ın isteğine uygun yaşayabilmek için ibadetlerimize sarılmamız lazım. Kur’an-ı Kerim’in buyruklarına ne kadar titizlikle sarılırsak biz o kadar sağlam ve sağlıklı olacağız. Hem zihin olarak, ruh olarak, hem de vücut olarak. İbadetlerin yalnızca ruha değil vücudumuza de yararı var. Bunu da hiçbir vakit aklımızdan çıkarmayalım.” diye konuştu. 

Gençlerin ve çocukların küçük yaşlarda namaza alıştırılması gerektiğini söyleyen Erbaş, “Onların ellerinden tutalım ve mescitlere getirelim. Haydi sabah sıkıntı olur lakin öğlen ve ikindi namazlarında hiç olmazsa getirelim. Onların namaza alışması lazım. Eğitim bilimcilerin yaptığı araştırmalar birbiriyle örtüşüyor. Alıştırınız, 7 yaşından itibaren hoş alışkanlıkları o yaşlarda veriniz.” sözlerini kullandı.