Bakan Varank: İhracatta cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık

BTSO meclis toplantısı, oda hizmet binasında 2. bölge 1. sıra AK Parti Bursa milletvekili adayı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın iştirakiyle gerçekleşti. Meclis salonunu dolduranlara seslenen Bakan Varank, “Ekonomik ve ticari açıdan Türkiye’nin en gelişmiş kentlerinden bir adedinde bulunuyoruz. Bursa’nın bölge ve ülke iktisadına çok önemli katkıları var. Renault, Tofaş ve Karsan burada. Artık yerli ve ulusal arabamız Togg da burada. Tabi Togg aslında farklı bir parantez açmamız lazım. Togg, bu kente kazandırdıklarını en âlâ iş dünyamız, otomotiv sanayisi, tedarikçi firmalarımız bilir. Biz Togg ile büyük bir değişim ve dönüşümü bu kente kazandırdık. Artık inşallah işte batarya teknolojilerini de bu kente getirerek aslında Bursa’nın endüstrisinde bir sıçrama oluşturacağız. Bursa endüstrisini çok daha katma kıymetli bir hale getirmiş olacağız. İnşallah yani batarya yatırımımızda biz bu kenti çok daha farklı bir noktaya getireceğiz. Bursa, ihracatta Türkiye’nin lokomotifi bir kenttir. Benim bu noktada Bursa için natürel ki en büyük hayalim Bursa endüstrisinin orta yüksek ve yüksek teknolojili üretimdeki hissesini arttırabilmektir” dedi.

“TEKNOSAB da Bursa’nın endüstrideki dönüşümüne liderlik etmeyi hedefleyen bir projedir”

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Bursa endüstrisini güçlü bir biçimde desteklediklerini belirten Bakan Varank, “Bundan sonra da desteklemeye devam edeceğiz. Kentimizde 2022 yılı sonu itibariyle takviyelerimiz yararlanmak için 917 şirket yatırım teşvik evrakı aldı. 21 milyar liranın üzerinde sabit yatırımın ve 14 bine yakın istihdamın önünü açtık. Organize sanayi bölgelerinin sayısını 9’dan 17’ye yükselttik. 3 sanayi bölgesi ilan ettik. Sanayi siteleri kurduk. Girişimcilerimize ve ARGE yapan işletmelerimizi mesken sahipliği yapan iki teknoparkımızı destekledik. Şu anda teknoparklarımızın ful olmasının da farkındayız. Kendi bünyesinde AR-GE ve tasarım merkezine sahip işletme sayısını 158’e yükselttik. Güçlü, sağlıklı ve sürdürülebilir büyüme için yüksek teknolojiye dayalı katma kıymeti yüksek üretim yapmak mecburiyetindeyiz. Bu manada daha fazlasına muhtaçlığımız var. AR-GE merkezleri sayısında Kocaeli’nden sonra 4’üncü, tasarım merkezlerinde de Ankara’dan sonra 3’üncü sırada yer alıyoruz. Artık biz bu noktada sanayicilerimizle el ele verip Bursa’yı AR-GE ve dizaynda çok daha üstlere taşıyabiliriz. Ben buna yürekten inanıyorum. Özellikle, Togg ile birlikte bu mevzuda değerli bir ivmelenme olacağını da düşünüyorum. Togg’un teknolojik donanımına katkı sağlamak üzere AR-GE ve inovasyon alanında da değerli atılımlar olacaktır. Burada Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın öncülük ettiği TEKNOSAB’tan da bahsetmemiz lazım. TEKNOSAB da Bursa’nın endüstrideki dönüşümüne liderlik etmeyi hedefleyen bir projedir. Doğal şu anda Bursa’nın endüstrisiyle ilgili, lojistiğiyle ilgili burada üretimi önceleyecek projelerle, yatırımlarla ilgili birtakım eksikliklerin olduğunun da farkındayız. Etraf planlaması, yollar, ek alan muhtaçlığı, iş gücü teminindeki dertler, tren, liman ve otoyol temasları bunların hepsinin biz farkındayız. Bunların hepsini de ortak akılla, el ele vererek, içtenlikle birlikte çözeceğiz bundan hiç telaşınız olmasın. Zira biz şuna inanıyoruz. 21 yıldır biz daima taş üstüne taş koymanın kederinde olduk. Daima üretmenin sıkıntısında olduk. Projelerin peşinden gittik. Asla olmaz, asla biz bunu yapmayacağız demedik. Lakin doğrusunu yapmamız için kesinlikle ortak akla muhtaçlığımız var. İnşallah önümüzdeki devirde her bir arkadaşımız, bu kentin her bir ileri gelen kurumu, kuruluşu, paydaşı el ele vereceğiz. İnşallah kentimizi ortak akılla çok daha ileri noktalara taşımış olacağız. Bunu yapmak için de emin olun bizim kararlılığımız var. Bizim uğraşımız var. Bununla ilgili yapmamız gerekenleri biliyoruz.”

“İhracatta cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık”

Sanayicilerin kendi tüketimleri için bir yenilenebilir güç gereksinimi olduğunu herkesin yeterli bildiğini tabir eden Bakan Varank, “İşte ticaret sanayi odasıyla birlikte buna bir tahlil bulabilmek şu anda biz o adımları atıyoruz. İnşallah Bursalı endüstricinin yenilenebilir güç muhtaçlıklarını Türkiye’nin diğer noktalarından da karşılamaları konusunda bir adımı önümüzdeki periyotta atmış olacağız. Sizlerin rekabetçiliğini çok daha farklı bir noktaya taşımış olacağız. Lojistik merkezleri, ek alanlar, kentin içerisinde sıkışıp kalmış sanayi tesisleri, bunların hepsi bizim gündemimizde olan başlıklar. Oturup, çalışacağız. Bu manada değerli bir seçimin arefesinde sizlerin vereceği kararın da hakikaten çok kıymetli olacağına inanıyorum. Biz sizler son 21 seneyi samimi bir biçimde düşünmenizi istiyorum. 21 yılda bu ülke nereden nereye geldi? Bursa nereden nereye geldi? Sizlerin firmaları ve şirketleri nereden, nereye geldi? Kişi başına düşen ulusal geliri 3 bin 500 dolardan 10 bin 600 dolara yükselttik. İhracatta cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık” dedi.

“İstihdam sağlayan işletmelerimizi Kılıçdaroğlu üzere tehdit etmedik”

Yurt dışına gidildiğinde Türkiye’nin prestijinin da nereden nereye geldiğine ihracatçı firmaların şahit olduğunu belirten Bakan Varank, “Belki de birinci kez bu periyotta uzun devirli planlar yapmaya başladınız. Yatırım yapan, üreten, istihdam sağlayan işletmelerimizi CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu üzere tehdit etmedik. Çete olarak nitelendirmedik. Birileri üzere kuru sıkı da atladık. Artık biliyorsunuz 7’li koalisyonun cumhurbaşkanı ortağı Kılıçdaroğlu var. Ne diyor? Türkiye’ye 300 milyar dolar getireceğim. Sonra dedi ki ben 300 milyar doları getirdim. Nerede bu para? Emin olun iş dünyası bunun hakikat olmadığının bir kuru sıkı atma olduğunun farkında. 300 yüz milyar doları Türkiye’ye nasıl getireceksiniz? Çıkar bunu açıklarsınız. Kredi muahedeleri mı imzalayacaksınız? Direkt yatırımcılarımı ikna ettiniz. 300 milyar dolarlık krediye hazineden bir garanti mi vereceksiniz? Ortada hiçbir şey yok. Emin olun çocuk bu sözleri kullanmaz. İş dünyası burada nasıl bir kuru sıkı atma olduğunu çok uygun biliyor” diye konuştu.

“Bizim yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır”

Togg’a yapamazsınız diyenlerin, İHA’lara oyuncak diyenlerin, iki bomba atsan TCG Anadolu batar diyenlerin yurt dışından bu türlü bir kaynak getirip endüstriyi ihya edebileceğini sanayicilerin de inanmayacağını belirten Bakan Varank, “Bizim yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. Yalnızca son bir ayı gözünüzün önüne getirin. İstikrar olmasa güçlü bir siyasi irade olmasa bunlar emin olun hayata geçmezdi. Bakınız artık savunma endüstriyle ilgili köşelerinden yazanlar var. Diyorlar ki bu işler AK Parti devrinde başlamadı. AK Parti’den evvel de bu işler savunma sanayi yapılıyordu. Ben yalnızca size bir örnek vermek istiyorum. Burada endüstrici arkadaşlarımız bunu çok güzel anlayacaklardır. Bu ülke kendi ulusal piyade tüfeğine kaç yılında kavuştu biliyor musunuz? 2017 yılında kavuştu. Ben size desem ki ulusal piyade tüfeği yapmak çok güç iş, bunun üstesinden gelmek çok sıkıntı iş, siz dersiniz ki, ‘Ya sayın bakanım lütfen sallamayın. Ulusal piyade tüfeği yapmak nedir ki. Elinizde tezgahınız varsa bunu çok kolay bir formda yaparsınız.’ Lakin bu kolay iş. Neden 2017 yılına kadar yapılmamış? Zira birileri daima bu ulusal projeleri durdurmaya, akamete uğratmaya çalışmış. İşte siyasi irade ardında durunca siz lakin bu işleri yapabiliyorsunuz. Şayet Türkiye’yi kalkındırmak istiyorsak, şayet Türkiye yoluna birebir kararlılıkla devam etsin istiyorsak buradaki tek alternatif, Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Herkesin bir işletmesi yahut şirketleri var. Ben size desem ki ‘şirketlerinize bir tane genel müdür atayacaksınız. Yanına da 7 tane genel müdür yardımcısı koyacaksınız. O 7 tane genel müdür yardımcısı onaylarsa sizin genel müdürünüz karar alabilecek.’ Sizin şirketiniz çalışır mı? Siz bu türlü bir idaresi şirketinizde oluşturur musunuz? İşte şirketinizi oluşturmayacağınız idaresi evelallah memleketinize de layık görmeyeceksiniz diye düşünüyorum. Onun için biz sizlerden içtenlikle dayanak bekliyoruz. İnşallah bu yolda bir arada hareket etmek istiyoruz” biçiminde konuştu.

“Depremzedelerimiz için kalıcı konut projesinin startını verdik”

BTSO İdare Konseyi Lideri İbrahim Burkay ise, afet bölgesinde 4 bin bireye yuva olacak bin konteynerin yer alacağı süreksiz hayat merkezi kurmak için çalışmaları sürdürdüklerini söyledi. Burkay, TOBB öncülüğünde başlatılan Kalıcı Konut Kampanyası için davette bulundu. Lider Burkay, “İş dünyası olarak çatı kuruluşumuz TOBB öncülüğünde bu tarihi kampanyayı tüm imkanlarımız ve kaynaklarımızla destekliyoruz. Bu kapsamda ‘El Verin Mesken Yapalım Konut Seferberliği’ kampanyasıyla depremzedelerimiz için kalıcı konut projesinin startını verdik. Bursa iş dünyası, gönül seferberliği olarak tanımladığımız bu manalı kampanyaya ister bir blok, ister bir daire bedeli olarak katılabileceği üzere, imkânları ölçüsünde bir oda yahut bir metrekarelik inşaat bedeli bağışıyla da dayanakta bulunabiliyor” formunda konuştu.

“Milli Teknoloji Güçlü Sanayi”

Başkan Burkay, ülke olarak son yıllarda başta pandemi, global kriz, asrın felaketi olarak nitelendirilen zelzeleler ve sonların çabucak ötesinde gelişen savaşlar yüzünden büyük zorluklarla uğraş ettiklerini söyledi. Buna rağmen ‘Milli Teknoloji Güçlü Sanayi’ atılımıyla tarihi kazanımlar elde etmeyi başardıklarını söz eden Lider Burkay, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın yerlileştirme ve ulusallaştırma atılımı, diğerlerinin ürettiği teknolojiyi tedarik eden değil, kendi yüksek ulusal teknolojisini geliştiren bir Türkiye ülküsünü ortaya çıkardı. Başta ülkemizin hayallerini süsleyen ve Bursa’mızda gerçeğe dönüşen yerli ve ulusal arabamız Togg olmak üzere, yeniden güç depolama tahlilleri geliştirmek üzere Gemlik’te kurulan SİRO batarya geliştirme ve üretim yerleşkesi de hücre üretme ve yetkinliği ile kesimlerimizin dönüşümünde stratejik bir adımdır” sözlerini kullandı.

“Ortak Akılla Daha Güçlü Bir Bursa”

Başkan Burkay, BTSO’nun Bursa’da 10 yıl evvel başlattığı dönüşüm atağıyla global kıymet zinciri içinde her durumda ve her senaryoda durumu güçlendirecek projeler geliştirdiklerini söz ederek, “Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın öncülüğünde Bursa’mıza ve ülkemize kazandırdığımız TEKNOSAB, yeni jenerasyon araştırma ve mükemmeliyet merkezleriyle katma bedel üreten BUTEKOM, firmalarımızın dijital dönüşüm, yetkinlik ve verimliliğine rehberlik eden Bursa Model Fabrikamız, dünyanın uzay ve havacılık temalı sayılı interaktif ve tecrübe merkezlerinden biri olan GUHEM üzere kent ve ülke ekonomimizin tarihine işlenen dev projeler, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Bakanlığımızın Bursa’mıza duyduğu inanç ve dayanakları sayesinde hayata geçti. Oda olarak katma pahalı üretimi ve ihracatı, teknolojik dönüşümü ve nitelikli istihdamı geliştiren, kentin bedellerini büyüten makro seviyede 60’tan fazla proje geliştirdik. Ortak akılla hayata geçirdiğimiz tüm bu projeler, Bursa’mızı ve bölgemizi çok daha rekabetçi bir kimliğe kavuşturdu” dedi.

“Orta İhracat Tuzağının Reçetesi Mekansal Planlamadır”

Başkan Burkay, endüstrideki dönüşümünü büyük ölçüde tamamlayan, tarihi projelerle ulusal teknoloji atağının en kıymetli aktörleri ortasında bulunan Bursa’nın son yıllarda hizmete açılan dev ulaşım projeleri sayesinde de global ticaret ağında artık çok daha güçlü bir çekim merkezi potansiyeline sahip olduğunu söz etti. Bursa’nın son 4-5 yıldan bu yana 25 milyar dolarlık dış ticaret barajını aşmakta zorlanan bir kent olduğunu lisana getiren Burkay, bunun temel nedeninin planlı sanayi alanlarının yetersizliği olduğunun altını çizdi. Lider Burkay, şöyle devam etti:

“Rekabet içinde olduğumuz kentler aldıkları sanayi yatırımlarıyla Bursa’yı 2022 yılında ihracat sıralamasında üçüncülüğe hatta birtakım aylarda dördüncülüğe kadar çekti. Bugün gereken adımları atmazsak Bursa, birçok kentin yaşadığı yazgıyla baş başa kalacak ve gelecek 10-15 yıl içinde ihracatta tahminen birinci 10 sıraya bile girmeyi muvaffakiyet sayacaktır. Bu da her birimize, bu kente ve gelecek kuşaklara karşı tarihi bir sorumluluk yüklemektedir. Orta ihracat tuzağı olarak tanımladığımız bu kronik problemden kurtulmanın yolu ise mekânsal planlamadır. Kentin tüm dinamiklerini harekete geçirerek daha yaşanılabilir bir kent ve rekabetçi kimliğini geliştiren ve fırsatlara odaklanan firmalarımızla çok daha güçlü bir bursa hedefliyoruz.”