Alp Ustaoğlu yazdı: Kortlarda değişim yılı

Yeni dönemde neler bekliyoruz, bunu mercek altına alalım…Yeni dönem teniste büyük bir heyecan ve beklentiyle geçen hafta açıldı. 2022 yılı pek çok değişime şahit olduğumuz bir dönem oldu. Artık Roger Federer, Serena Williams ve Juan Martin Del Potro  üzere yıldızlar yok. Fakat onların düzeyine gelebilecek Carlos Alcaraz üzere yeni bir yıldız ortaya çıktı, bunun yanında bayanlar ve erkeklerde birçok parlak genç oyuncu var. Bunların hepsi 2022 yılının eserleriydi, bunun devamı olarak 2023 dönemi büyük rekabete sahne olacak üzere görünüyor. Yeni dönemde neler bekliyoruz, bunu mercek altına alalım…

Erkeklerde Nadal toprak, Federer ve Djokovic ise çim ve sert kort yerleri domine ederek yıllardır öbür oyunculara fazla bir şey bırakmadılar. Her turnuvası büyük sürprizlerle geçen bayanlar tenisine oranla erkekler tenisi, büyük üçlünün varlığından ötürü son 20 yıldır daha sonucu varsayım edilebilir bir formatta oynandı.

Bugün geldiğimiz noktada artık Federer olmayacak, yaşa bağlı fizikî bariyerleri artan Nadal biraz daha yavaşlayacaktır, bu noktada yalnız kalacak olan Djokovic’in ise üç kişinin yarattığı etkiyi tek başına yaratması mümkün değil. Hasebiyle 2023 dönemi ile birlikte erkekler tenisi de artık bayanlarda olduğu üzere sürpriz şampiyonların çıktığı ‘daha öngörülemez’ bir yapıya hakikat evrilmeye başlayacak, bu değişimin başlangıcının da bu sene olması 2023’ü farklı bir yere koyuyor.

Djokovic bir adım önde

Grand slam turnuvalarında erkeklerde maçların 5 set üzerinden oynanması Djokovic ve Nadal üzere oyunculara yıllardır büyük avantaj sağlıyor. Zira 2 set almakla, 3 set almak ortasında çok fark var, bu manada genç oyuncular maçı kapatmakta zorlanabiliyorlar. Bu zorluğu son olarak Roland Garros’ta Tsitsipas Djokovic’e ve Medvedev’de Avustralya Açık’ta Nadal’a karşı yaşadı, iki oyuncu da 2-0’dan finalleri kaybetti. Bu ruhsal üstünlük yeni dönemde grand slamlerde bilhassa Djokovic’i bir adım öne taşıyor.

Carlos Alcaraz için ise büyük beklentiler var, bu manada yeni dönem kendisi için belirleyici olacak, İspanyol oyuncu sakatlığından ötürü Avustralya Açık’tan çekildi, lakin dönemin devamında bilhassa toprak ve sert yer döneminde epeyce tesirli olabilir. Birinci 10 sıra içinde 19-25 yaş kümesinden 8 oyuncu bulunuyor, bu yıllardır çok görülmeyen bir tablo.

Ancak bu genç oyuncuların en büyük özellikleri şimdi gelişimlerini tamamlamamış olmaları, bilhassa büyük turnuvalar farklı bir oyun ve zihinsel yapı gerekiyor. Bu kümenin içinde en tamamlanmış eser olan Daniil Medvedev’in bu sene daha fazla ön plana çıkabileceğini düşünüyorum. Artık olgunluk çağına gelmiş olan Tsitsipas, Zverev ve Berrettini üzere oyuncuların ise bir üst düzeye geçebilmeleri için bu dönem çok belirleyici olacak.

Novak Djokovic’in rekor senesi

Novak Djokovic 35 yaşına geldi ve daha fazla vakit kaybetmeden ‘en fazla grand slam kazanan oyuncu’ unvanını almak istiyor. Bugüne kadar 21 şampiyonluğu olan Djokovic, bu sene rekoru alabilir, alışılmış ki 22 şampiyonluğu bulunan Nadal’ı da ayrıyeten takip edecek. Sırp oyuncunun çok başarılı olduğu sert ve çim kort turnuvaları öncelikli gayesi olacak. Bu manada yaklaşan Avustralya Açık, Nadal’la sayıyı eşitlemek ismine Djokovic için çok uygun bir amaç. Hem fiziki hem de mental olarak çok yeterli durumda olan Sırp oyuncunun şahsi gayesinin asgarî 25 şampiyonluk olduğunu düşünüyorum.

Masraf ve takvim büyük sorun

Tüm sporlar içinde tahminen de en güçlü yıllık takvim teniste bulunuyor. Ocakta açılan dönem kasım sonuna kadar aralıksız devam ediyor ve oyuncular neredeyse her hafta dünyanın öbür bir yerinde gayret veriyorlar. Aslında takvim ve bilhassa genç oyuncuların mağdur olduğu finansal sistem yıllardır düzenleme bekliyor, fakat şimdi bu mevzularda somut bir adım atılmadı. Aslında iki bahis da kıymetli lakin daima seyahat ve masraf gerektiren bir spor olarak teniste şimdi sıralamada birinci 200’e girmemiş, hasebiyle kendilerini döndürecek turnuva gelirlerinden yoksun olan genç oyuncuların finans sorunu, küresel manada kesinlikle çözülmesi gereken öncelikli bir sorun olarak önümüzde durmaya devam ediyor.

Oyun tarzında değişim

Caroline Garcia mükemmel bir 2022 geçirdi ve 29 yaşında doruğa geri döndü. Geçen dönem WTA Finalleri ve Cincinnati Masters dahil olmak üzere 4 turnuva kazandı, Amerika Açık’ta yarı final oynadı, şu anda da dünya 4 numarası. Fransız tenisçi oyun biçiminde yaptığı değişimin bu farkı yarattığını söyledi, daha savunma yüklü oyundan faal ve varyasyonlu oyuna geçiş yapan Garcia bu değişimin karşılığını ziyadesiyle aldı. Aslında ileri düzey tenisçilerin oyununa %1’lik bir katkı bile yapsanız bunun dönüşümü çok daha büyük oluyor, birebir etkiyi 34 yaşından sonra oyununu revize eden Federer’de görmüştük. Bu manada bilhassa genç oyuncuların Garcia’nın son 2 yıldaki değişimini yeterli tahlil etmesi gerekiyor.

Kadınlarda farklı profiller

Kadınlar tenisi ise birbirine daha yakın düzeyde fakat bir yandan da farklı profillerdeki oyuncuların varlığı ile daha rekabetsel ve renkli bir noktada bulunuyor.

Burada son 2 dönemde birtakım tenisçiler büyük bir gelişim gösterdi. Caroline Garcia, Maria Sakkari, Daria Kasatkina, Anett Kontaveit üzere oyuncular fevkalade bir 2 dönem geçirdiler. Bu oyuncuların doğal hudutlarına gelip gelmediklerini şimdi bilemiyoruz, 2023 dönemi bunu göreceğimiz yıl olacak. Bilhassa Garcia ve Sakkari bir grand slam şampiyonluğu ile artık bir üst düzeyin oyuncuları olabilirler.

Kadınlarda Iga Swiatek’in bir dominasyonu bulunuyor fakat Polonyalı tenisçi yıl içinde kesinlikle iniş-çıkış yaşayacaktır, bu da öteki oyunculara ziyadesiyle yeni fırsatlar sunabilir. Serena Williams örneğinde de yıllardır gördüğümüz üzere ortamı domine eden tek bireyse başkalarının her vakit talihi oluyor, 2017 yılı ve devamında Serena’nın doğum ortasında 6 yeni grand slam şampiyonu çıkmıştı.

Qinwen Zeng ve Coco Gauff yeni dönemin en çok dikkat çeken 18-20 yaş kümesi oyuncuları olacaktır. Bunlarla birlikte Ons Jabeur ve Jessica Pegula da bu sene meslek tepelerini yaşayabilirler. Ve natürel ki Aryna Sabalenka, son 5 yıldır erkeklerde Zverev ile bir arada en çok beklenti içine girilen oyuncu oldu. Lakin Sabalenka’da Zverev üzere maç içindeki performans dalgalanmalarını bir türlü çözemediği için o çok istediği grand slam şampiyonluğuna şimdi ulaşamadı. Yeni dönemde da bu amacını kovalayacaktır lakin önünde çok genç ve dinamik oyuncuların olacağını düşünürsek, bu maksadı yakalamak çok kolay olmayacaktır.

Ancak bayanlarda 2023’te yeni bir grand slam şampiyonu görme ihtimalimiz yüksek, tıbbın yapısından ötürü bu şampiyon Emma Raducanu’da olduğu üzere hiç varsayım edilmeyen alt sıralardaki bir oyuncu da olabilir.

Afrika’dan grand slam şampiyonu

Sürekli üzerine koyarak ilerleyen ve sonlarını genişleten Ons Jabeur’un bu yılki maksadı grand slam şampiyonluğu olacak. Dünya 2 numarası olan, Wimbledon ve Amerika Açık’ta final oynayan, bugüne kadar tüm istatistikleri darmadağın eden birincilerin bayanı Tunuslu oyuncu, Afrika Kıtası’ndan çıkan birinci grand slam şampiyonu olarak taçlanmak istiyor. Jabeur, farklı oyun biçimiyle şimdiden her turnuvanın doğal favorisi pozisyonuna gelmiş durumda. Müspet karakteri ile de tüm tenis topluluğunda çok sevilen bir oyuncu olan Jabeur’un muhtemel bir Wimbledon şampiyonluğu herkesi ziyadesiyle keyifli edecektir.