Savunma Sanayii Lideri Demir: Artık NATO ülkeleri de bizim kapımızı çalmaya başladı

Savunma Sanayii Lideri İsmail Demir, Ankara’da düzenlenen 13’üncü Büyükelçiler Konferansı’nda büyükelçilere hitap etti. Demir, Türk dış siyasetindeki büyük değişimin iki kıymetli kavram üzerine şurası olduğunu belirterek “Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı ve güçlü dayanağı sayesinde ortaya çıkan bu büyük dönüşümü, Türk dış siyaseti bağlamında iki kavram seti ile özetlemek mümkün. Birinci kavram ‘Savunma Ekosistemi’, ikinci kavram ‘Kurumsal ve Sektörel Etkileşim’dir. Bugün 2022 itibariyle şayet savunma sanayii alanında somut başarılardan kelam edebiliyorsak bu iki kavramın hayata geçirilmesi konusunda alınan uzaklıktan dolayıdır” dedi. Geniş bir savunma sanayii ekosistemi kurduklarını aktararak Demir, konuşmasında şunları kaydetti:

“Savunma Sanayii Ekosistemi, yüklü olarak savunma sanayii bölümüne has süreçleri tabir etmektedir. Ekosistem mantığı, savunma endüstrini birbirinden izole bir alanlar zinciri olmaktan çıkarıp tüm imkan ve kabiliyetleri hareket geçirdiğimiz, birbirini etkileyen süreçler, kurumlar ve teşebbüsler bütünlüğü olarak kurgulamamızı sağlar. Merkezinde Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı olmak üzere üniversiteler, KOBİ’ler, vakıf şirketlerimiz, özel şirketler, teşebbüsçü gençlerimiz, TEKNOPARK’larımız ve daha pek çok ögenin güç birliği ile geniş ve büyük bir savunma sanayii ekosistemini ihdas ettik.”

’60 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE BİR PROJE HACMİNE ULAŞTIK’

İsmail Demir, son 20 yılda yürütülen proje sayısının 700’ü aştığını vurgulayarak “Son 20 yılda bu ekosistemin geldiği noktaya bakacak olursak 2002 yıllarında 60 kadar savunma projesi yürütülürken bugün 700’ü aşmış durumdayız. 2002 yılında yaklaşık 5 buçuk milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken bugün 60 milyar doların çok üzerinde bir proje hacmine ulaştık. 2002’de savunma sanayiinde faaliyet gösteren firma sayısı 60’lardayken bugün 1500’ün çok üzerinde şirket sayısı görmekteyiz. Büyük dönüşümde ikinci kıymetli başlığımız Kurumsal Sektörel Etkileşimi merkeze alan savunma sanayii siyasetimizdir. Artık uzayda ya da boşlukta izole halde yolunu bulmaya çalışan ve günlük siparişlerle yol alan bir savunma sanayii değil, bir perspektif oluşturup farklı alanlarda var olan, farklı kurumsal deneyimleri önemseyen bir yaklaşım öne çıkmıştır. Savunma sanayii konsepti artık eğitimden güce, sağlıktan ulaşıma, gençlikten kültüre, ormandan tarıma kadar geniş bir alanda, bazen direkt bazen de dolaylı olarak yer almaktadır. Bir ülkenin savunması ve güvenliği dediğimizde güç güvenliği, bağlantı güvenliği, insan sıhhati, tarım verimliliği üzere hususların olmazsa olmaz olduğu artık net görüyoruz. Klâsik tedarik kurumu olarak başta Ulusal Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Ulusal İstihbarat Teşkilatı olmak üzere çeşitlik kurumlarla çalışmalarımızın yanında eğitimde müfredat ve insan kaynakları siyasetleri, güçte teknik altyapının korunması ve yerleştirmesi çalışması, sıhhatte teknoloji yatırımları, ulaşımda akıllı kent uygulamaları, haberleşme, 5G ve taşınabilir bağlantı uygulamaları üzere mevzuya münhasır pek çok çalışmamız bulunmaktadır” formunda konuştu.

‘SAVUNMA SANAYİİ ESERİ İHRAÇ ETTİĞİMİZ ÜLKE SAYISI 170’İ GEÇTİ’

Demir, savunma endüstrisinin müşfik Türk diplomasisinin en kıymetli kurucu takviye ögesi olduğunu aktararak “Savunma sanayii, 2023 ve ötesinde akil ve müşfik Türk diplomasisinin en değerli kurucu dayanak ögelerinden birisidir. Savunma endüstrimizin en temel öncelliklerinden biri ihracattır. Ambargolar ve kısıtlamalar konusu gündeme geldiğinde ben vurgulayarak şunu söylüyorum, bugün dost ve müttefik görünen ülkelerden hasmane ve kısıtlama tarafındaki uygulamalar yalnızca ve yalnızca uzun periyodik dostluklarımıza ziyan verir. Bunların bir yere not edileceğini, vakti geldiğinde bunların önüne konacağını ancak bu engellemelerin bizleri yolumuzdan döndüremeyeceğini, durduramayacağını bilhassa vurguluyorum. Bugün SİHA’larımız dünyada ses getiriyor lakin öteki eserlerimiz kalitesi de teknik yeterliliği de onlardan geri değil, bunların tanınırlığını ve bilinirliğini sağlamak gerekiyor. Bugün savunma sanayii eseri ihraç ettiğimiz ülke sayısı 170’i geçti. Savunma sanayiinde ihraç edilen eser çeşidi 230’u aşmış durumda. Artık NATO ülkeleri de bizim kapımızı çalmaya başladılar” sözlerini kaydetti.