Mükemmel üçlü ihracatta 1 milyar doları geçti

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) datalarına nazaran, 31 Temmuz tarihi itibariyle süper üçlü kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirin 2020/21 döneminde 914 milyon dolar olan ihracatı, 2021/22 döneminin birebir devrinde yüzde 11’lik artışla 1 milyar 15 milyon dolara yükseldi.

ÇEKİRDEKSİZ KURU ÜZÜM 400 MİLYON DOLARI AŞTI

Kuru meyveler içerisinde ihracat başkanı bu dönemde çekirdeksiz kuru üzüm oldu. 1 Eylül 2020-31 Temmuz 2021 tarihleri ortasında 203 bin ton karşılığı 393 milyon dolarlık kuru üzüm ihraç eden kuru Türkiye, 2021/22 döneminde tıpkı devirde 232 bin ton kuru üzüm ihraç ederek 408 milyon dolar dövizi hanesine yazdırdı. İngiltere 102,6 milyon dolarlık Türk üzümü talebiyle tepedeki yerini korurken, Almanya’ya 58,2 milyon dolarlık çekirdeksiz kuru üzüm ihraç edildi. Hollanda 38 milyon dolarla listeye üçüncü sıradan girerken, İtalya’ya 32 milyon dolarlık, Avustralya’ya da 27,5 milyon dolarlık çekirdeksiz kuru üzüm gönderildi. Çekirdeksiz kuru üzüm ihraç ettiğimiz ülke sayısı 101 olarak kayıtlara geçti.

KURU KAYISI İHRACATI 375 MİLYON DOLAR OLDU

2021/22 dönemi içindeki ihracat performansıyla vakit zaman çekirdeksiz kuru üzümle yarışan kuru kayısı 2020/21 dönemine nazaran ölçü bazında yüzde 7’lik düşüşle 87 bin tondan 80 bin tona düşse de Türk kuru kayısısı 2021/22 döneminde ton başına 1290 dolar daha katma bedelli ihraç edildiği için kuru kayısıdan elde edilen döviz ölçüsü yüzde 29’luk artışla 291 milyon dolardan 375 milyon dolara taşındı. Türk kayısısını en çok Amerikalılar sevdi. Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’ne 57,3 milyon dolarlık kuru kayısı ihraç ederken, Fransa 36 milyon dolarlık Türk kayısısı talep etti. İngiltere 21,6 milyon dolarlık kuru kayısı ihracatıyla üçüncü sıraya ismini yazdırırken, Avustralya ve Brezilya’ya kuru kayısı ihracatımız 17 milyon doları aştı.

KURU İNCİR İHRACATI 232 MİLYON DOLARA ULAŞTI

Kuru incirin 6 Ekim 2021 tarihinde başlayan 2021/22 ihraç döneminde, 30 Temmuz 2022 tarihine kadar 62 bin ton 116 ton ihraç edilerek, 232 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı. Kuru incir ihracatı bir evvelki dönem tıpkı vakit diliminde 230 milyon dolar olmuştu. Kuru incir ihracatında Fransa 31,4 milyon dolarlık meblağla tepede yer alırken, Almanya 30,8 milyon dolarlık Türk kuru inciri talebiyle tepe ortağı oldu. Amerika Birleşik Devletleri’ne 30,3 milyon dolarlık kuru incir ihraç ettik. Bu ülkeleri 14,2 milyon dolarlık fiyatla İtalya ve 12,5 milyon dolarla Kanada izledi.

IŞIK: “TÜRKİYE DÜNYANIN KURU MEYVE AMBARI”

Türkiye’nin uygun iklim özellikleri ve kuru meyve üretimi için verimli toprakları sayesinde dünyanın kuru meyve ambarı pozisyonunda olduğu bilgisini paylaşan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Lideri Mehmet Ali Işık, kamu kurumları, üniversiteler, araştırma enstitüleri, zirai çaba teşkilatları, ihracatçılar, borsalar ve üreticilerin ortak hareket etmesiyle kuru meyve kesiminde son yıllarda verimliliği, besin güvenliğini ve eserlerde kaliteyi ileri noktaya getirdiklerini, tedarik zincirini üç eserde tarladan rafa kadar oluşturduklarını söz etti. Gücü yüksek, potasyum, magnezyum ve kalsiyum zengini kuru meyveleri Dünya Sıhhat Örgütü’nün sağlıklı eserler kategorisinde değerlendirdiğinin altını çizen Işık, “Sağlıklı jenerasyonlar yetiştirmemiz için bu eserleri ömrümüze katmak istiyoruz. Kuru üzüm üreticisi olmayan İngiltere yıllık 95 bin ton, Almanya 65 bin ton kuru üzüm tüketirken, biz 43 bin ton kuru üzüm tüketiyoruz. Avrupa’da kuru meyveler çocuklar okula giderken beslenme çantalarına konuluyor. Türkiye’de de bu alışkanlığı kazanmamız gerekiyor. Önümüzdeki periyotta ihracatımızı yükseltme yanında, iç tüketimi da artırmak için projeler geliştireceğiz” diye konuştu.

“2022/23 DÖNEMİNDEN UMUTLUYUZ”

Kuru kayısı dönemini tamamladıklarını, çekirdeksiz kuru üzümde ise son 1 aya girildiğini, kuru incirde ise dönemin bitmesine yaklaşık 2 ay kaldığını belirten Işık, mevcut tabloya nazaran 3 eserde yıl sonunu 1 milyar 100 milyon dolarlık ihracatla geride bırakmayı hedeflediklerini, üretici ve ihracatçı açısından tatmin edici bir dönemi geride bıraktıklarını vurguladı.

2022/23 dönemi ile ilgili hazırlıklarının ağır bir halde sürdüğünü aktaran Işık, “2022/23 döneminde çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde rekoltelerde düşüş beklemiyoruz. Eser kaliteleri de ihracata uygun. Üç eserde yüzde 10-15 aralığında ihracat artışı ve 1 milyar 250 milyon dolar ihracat fiyatı hedefliyoruz” diye görüşlerini paylaştı.

AB, TOPRAKLARININ YÜZDE 30’UNU ORGANİK BÖLÜMÜNE AYIRIYOR

Türkiye’de organik üretimin 35 yıl evvel kuru meyve kesiminde başladığı bilgisini paylaşan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Lideri Mehmet Ali Işık, “Tüm dünya organik dalında pozisyonunu güçlendirme gayreti içerisinde. Geçtiğimiz günlerde Almanya’da dünyanın en büyük organik fuarı Biofach düzenlendi. Fuarda konuşan Almanya Tarım Bakanı Cem Özdemir, pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında organik bölümünün büyütülmesinin mecburilik haline geldiğini, Rusya’ya karşı en büyük savunmanın organik bölümünü geliştirmek olduğunun altını çizdi. Özdemir, ayrıyeten önümüzdeki periyotta, Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin topraklarının yüzde 30’unda organik üretim yapma maksadı ortaya koyduklarını dillendirdi. Türkiye’de de organik dalı önümüzdeki süreçte katlanarak büyümesi, günümüzde 250’ye varan eser çeşitliliğimizin daha da artması için Türkiye’nin dünyadaki gelişmelerden geri kalmaması kural. Bu doğrultuda devletin organik siyasetini kesimle iş birliğinde oluşturup gerekli altyapı ve kaynakları oluşturulması gerekiyor” dedi.

KARBON AYAK İZİNE TESİRLERİ AZ

Kuru meyve dalındaki eserlerin az su tüketerek yetişebilen eserler olduğunu vurgulayan Işık kelamlarını şöyle tamamladı:

“İncir ve kayısı çok su istemiyor. Karbon ayak izine tesirleri az. Kuru meyve dalı olarak üç ana eserin üretim kalitesi ve besin güvenliğinin artırılması için projeler geliştiriyoruz. Global ısınmanın bölüme tesirlerini minimize etmek için üniversiteler ve dalın başka paydaşlarıyla ortak çalışmalar yürütüyoruz. Kalitenin artması, arz ve talep istikrarının sağlanarak dünya pazarlarına istikrarlı eser arzı için ise lisanslı depoculuğa işlerlik kazandırmaya çalışıyoruz. Dalımızdaki kurumlar ortasında iş birliğinin güçlenmesi noktasında bir iradeye sahibiz.”