Kastamonu’da petrol umudu! 37 yıl evvel betonla kapatılmıştı, petrol yakıldı argümanı

Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine bağlı Alatarla köyünde 37 yıl evvel uzun müddet petrol çalışmalarının yapıldığı sondaj kuyusu, demir boru ile kapatıldı. Köyde yaşayan vatandaşlar, yakın bir vakte kadar ağzı kapaklı olan demir borudan aşağıya sarkıttıkları bidon ile çıkarttıkları petrolü yaktıklarını söyledi. Demir borunun kapağının kesilmesi ve içerisine ağaç kolları üzere atıkların atılması sonrasında içerisinin dolduğunu belirten vatandaşlar, bölgede petrol arama çalışmalarının tekrar başlatılmasını istedi.

“1985 YILINDA ‘ESENLİK KÖYÜNDE PETROL UMUDU’ DİYE HABER YAPMIŞTIM”

1985 yılında Taşköprü’nün İyilik köyüne gelerek ‘Esenlik köyünde petrol umudu’ diye haber yaptığını anlatan Gazeteci İzzet Sarı, “Ben, 1985-1986 yılında Hürriyet Gazetesinde çalışırken bu bölgeyi haber yapmıştım. Alatarla pazarında bir konuşma duydum. İyilik köyünden Kel Selim lakaplı şu anda vefat etmiş, bir büyüğümüzün buradan gaz çıkarttığını, buradan rastgele bir biçimde yabancı unsur çıkarttığını konuştular. Ben de Kel Selim lakaplı büyüğümüzü arayıp buldum, Kel Selim ile buraya geldik. Burada kendisi bir düzenek yapmıştı. O düzenek ile kuyudan petrol ya da gaz her ne ise çıkartmıştı. Çıkarttığını kenara döküp yakmıştı. Biz o vakit bu olayı 1985 ya da 1986 yılında ‘Esenlik köyünde petrol umudu’ diye haberini yapmıştık. Benim geldiğim devirde o vakit betonun üzerinde 1950 yılı diye buranın yapılışının tarihi yazıyordu. 1950’li yıllarda bu kuyu açılmış anladığımız kadarıyla. O devirde Kel Selim, bu kuyuyu Alman bir firmanın açtığını söylemişti. Biz kuyudan çıkarttığımız o maddeyi bizim gözümüzün önünde yaktı. Ben gözümle yandığını gördüm. Kurduğu düzenekle çıkarttığı maddeyi gördüm. Zift üzereydi. Mazot mudur, gaz mıdır, akaryakıt midir ben bilemiyorum bunu lakin ben bu olaya şahit oldum. Burada kaç metreye kadar gidildi bilemiyoruz ancak o günkü teknoloji ile bu kadar çıkartılabilmiş. 2022 yılına geldik, bugün derin denizlerde 1500-2000 metreye kadar çok rahat sondaj yapabiliyor. Buralardan petrol çıkartabiliyor. Şayet buraya Türkiye Petrolleri ya da devletimizin yetkilileri buraya gelip yeni teknoloji ile tekrar burada bir sondaj çalışması yaparsa ben, inanıyorum buradan petrol çıkacağına fakat doğalgaz da olabilir. Biz buna şahit olduk, bölgede kime sorarsanız sorun burayı herkes bu türlü bilir. Ben de buna şahidim, bu bölgenin yetiştirdiği bir gazeteci olarak. Tek sorun yetkili birisi gelip buraya incelemede bulunacak. Burasının ağzı kapalıydı, vidalı bir haldeydi. Artık orasını kesmişler, biz de yeni gördük. Buraya gelinip bir araştırma analiz yapılacak. Var ise vardır, yoksa da yoktur. Bu yalnızca bu bölge için değil, devletimizin de menfaatine olacaktır” diye konuştu.
Demir borunun ağzının kapalı olmasından dolayı içerisine bidon indiremediklerini söyleyen Sarı, “Ben 1985 yılında burasını haber yapmıştım. İyilik köyünde petrol umudu diye. Kel Selim ile buradan biz petrol çıkarttık. Biz de o umutla buraya geldik fakat baktık ki bölgede çocuklarda olabilir, başkada nasıl oldu bilemiyoruz. Kuyunun içinden çıkartılacak petrol için ip, hayat, bidon üzere gereçlerde getirmiştik. Lakin demir borunun içerisi dolu olduğu için maalesef indiremedik. Demir borunun içerisinin temizlenmesi gerekiyor, ondan sonra çıkartılabilir” diye konuştu.

“ALATARLA KÖYÜNDE DE ALMAN BİR FİRMA TARAFINDAN DÜKKANIMIZIN ÖNÜNE KUYU AÇILDI, SONRA KAPATILDI”

Alatarla köyünde dükkanlarının önüne Alman bir firma tarafından kuyu açıldığını belirten Hüseyin Yıldırım ise, “Yıllar evvel dükkanımızın önünde, Alatarla köyünde tıpkı kuyudan bir tane daha var. Üstü kapatılmış, yalnız o kuyudan su çıkıyordu. 150-200 metre derinlikten geliyor deniliyordu. Çok tuzluydu, herkes bilhassa o sudan çay yapmak için gelirdi. Artık ben bu kuyuda da birebirini hissediyorum. Lakin buradaki kuyudan bizim köylerimiz duymuştu. Buradan petrol çıktığını, fenerde bunun yandığını söylerlerdi. Bu söylentiler bizim kulağımıza geldi ancak hiç kimse o vakit aldırış etmedi bu vakte kadar. Fakat bu kuyunun içerisine doldurmuşlar çomaklarla. Bu kuyuda beton falan yok, yalnızca içi çomaklarla doldurulmuş. O yüzden içinden numune alınamıyor. O yüzden temizlenmesi gerekiyor, o vakit bidon aşağısına salınabilir. Devletimiz, bu işlerle ilgilenmesi gerekiyor. 70-80 yıl evvel tahminen de 100 yıl evvel eski beşerler gelip bu kuyuları açmışlar. Buraların projelerini yapmışlar, buralarda bir şeyler olduğunu hissetmişler. Gazdır, petroldür yahut öteki bir şeydir hissetmişler lakin yalnız buralar bir halde kapatılmış, artık ise gelip buralara bakan kimse yok. Buralara tekrar gelip bakılmasını istiyorum ben. Gelsinler buralara baksınlar, var ise bu devletimiz için Türkiye için bizim için çok faydalı olacaktır. İlgililerinin buralarla ilgilenmesini, bizlere yardımcı olmasını istiyorum” halinde konuştu.

“ATALARIMIZ, KUYUYA BEZ ATIP ÇEKTİKLERİNDE YANMIŞ, BİZE O DENLİ ANLATTILAR”

Esenlik köyü sakinlerinden İsmail Kartal da, “Atalarımız vaktinde buraya bez kesimi salmışlar, dışarı çekmişler ve yakmışlar. Bez kesimi yanmış bir halde. O vakitten beri de burası bu türlü duruyor. Bu olay 20-30 yıl öncesine kadar oldu. Burada ben kuyu olduğunu, sondaj yapıldığını biliyordum. Köylüler, kuyuya bez attık, çektiğimizde yandı derlerdi. Biz de ondan sonra yaklaşmadık derlerdi” sözlerini kullandı.

“DEMİR BORUNUN AĞZI AÇILMIŞ, İÇERİSİNE DE AĞAÇ KISIMLARI ATILMIŞ”

1994 yılından beri muhtarlık yaptığını söyleyen İyilik köyü muhtarı Şaban Garpaslan, “Bu kuyu hakkında kulaktan dolma bilgilere sahibiz. Bu kuyuda daha öncesinden petrol olduğu söylenirdi. Lakin burası ne kadar derindir bilmiyorum. Bu kuyudan petrol ya da gaz üzere bidonlarla çekilip köyümüzde evvelden kullanılmış. O mevzuyu çok fazla ben bilemiyorum. Devletimiz buraya sondaj yapmış. Ne vakit sondaj yapıldı, onu da bilmiyorum. Lakin bizim çocukluğumuzdan beri bu kuyu burada var. Bunun ağzı kapalıydı, ağzı açılmış, içerisine de ağaç kısımları falan atılmış, o yüzden de kapanmış. Çocukluğumuzda buraya gelip numune alırlardı lakin kimler gelirdi bilmiyorum. Alatarla köyünde de buna emsal bir sondaj kuyusu var. Bir de bizim köyümüzde bundan var” dedi.