Euroleague’de tepe karıştı

Turkish Airlines Euroleague’de temsilcilerimizden Anadolu Efes, Panathinaikos galibiyeti ile yüzümüzü güldürürken, Fenerbahçe Beko alanında Partizan’a yenildi, üst üste 3. yenilgisini yaşadı.

Haftaya dorukta başlayan Fenerbahçe Beko, birebir galibiyet sayısına sahip olduğu Barcelona ve Monaco’nun da maçlarını kaybetmesi sonrasında tekrar tepede kalsa da Baskonia ve Real Madrid rakiplerini yakaladı, puan cetvelinin doruğunda tam 5 grup 10 galibiyet ile yer aldı.

Bir öteki temsilcimiz Anadolu Efes ise alanında bu defa yanılgı yapmadı, dış atışlarda tesirli bir gün geçirip, Panathinaikos karşısında farklı kazandı. Efes de galibiyet sayısını 8’e çıkarırken, 9 galibiyetli Olimpiakos’un çabucak arkasında yer aldı. Lakin temsilcimiz ile birebir puana sahip 3 ekibin daha olması, play-off yarışının da ne kadar çetin geçeceğinin delili.

Obra’dan makûs sürpriz

Sezona fırtına üzere başlasa da son 5 maçta 4. hezimetini alanında Partizan karşısında aldı Fenerbahçe Beko. Sarı-lacivertli kulübün efsanelerinden birisi olan Zeljko Obradovic’in çalıştırdığı Partizan önünde maça güzel başlayan ve üstünlüğü ela alan temsilcimiz olsa da Motley’in sakatlığı nedeniyle ıstırap yaşanan boyalı alanda bir de Jekiri erken faul sorununa girince işler biraz daha düşünceli hal aldı.

Booker ne yazık ki yeniden varlık gösteremezken, yeni transfer Antetekounmpo’nun mühlet almaması, Samet’in ise takımda kendisine yer bulamaması, pota altında rakibin kolay skor bulmasını sağladı. Hamlede Guduric ile Edwards makus bir gün geçirirken, Melih’in yalnızca 4 dakika oynaması, Şehmus’un alana adım bile atamaması da kısa rotasyondaki düşüncenin kaynağıydı.

Sonuçta Fenerbahçe hala tepe ortağı ve dönem başındaki harikulade performansının kredisini kullanmaya devam etti. Lakin artık o kredi bitti. Kesinlikle bir an evvel ekip toparlanmalı ve yeni bir galibiyet serisi gelmeli. Art geriye oynanacak 3 deplasman var temsilcimizi bekleyen. Bologna, Zalgiris ile Panathinaikos maçlarından en az 2 galibiyet çıkarılmalı. İşimiz kolay değil tahminen lakin en büyük teminat, Motley’in artık oynayacak duruma gelmesi. Wilbekin de Pierre üzere sakatlıktan hiç kötü dönmedi, bir de Hayes ile Calathes dönem başı imajlarına bürünürse, Fenerbahçe Beko bu kuvvetli seriyi 3’te üçle bile geçebilir.

Anadolu Efes duvarı

Son iki yılın Euroleague şampiyonu Anadolu Efes’in hamlede ne kadar değerli silahlara sahip olduğunu biliyoruz. Bu yıl ekibe Clyburn’ün de eklenmesi, yıldız oyuncunun da mesleğinin en güzel üçlük yüzdesiyle döneme girmesi, dışarıdaki gücü biraz daha artırdı, hala Larkin’siz oynamasına karşın lacivert-beyazlı grup birçok maçta ataktan istediğini aldı.

Ancak savunma kısmında yaşanan meşakkat canımızı sıkmıştı. Panathinaikos üzere atak temposu yüksek bir rakibe karşı savunmanın ilacı da 36 yaşındaki Dunston oldu. Benchten geldiği maçta kusursuz bir performans sergiledi deneyimli isim, Clyburn’ün de ribaunt katkısıyla birlikte boyalı alanı rakibe kapadı. Hamlede da Micic onu harika kullandı, pota altı hakimiyeti temsilcimize geçince, kuvvetli geçmesi beklenen Panathinaikos maçı kolay bir hal aldı. Olağan ki 4 numaradan gelen M’Baye katkısı da kıymetliydi. Efes’in kazandığı maçların hepsinde ortak nokta, M’Baye’nin uygun bir maç geçirmesi. Yani bu durum Efes için sahiden değerli.

Coach Ergin Ataman’ın maç sonunda bahsettiği değişiklik gerçekleşir ve Polonara yerine sert bir 4 numara kadroya dahil edilirse, son iki yılın şampiyonunun tarihi bir muvaffakiyete ulaşması için beklentiler artacaktır. Efes, Barcelona deplasmanına kadar 3 maçı sıralamada altında yer alan lakin hamle tempoları yüksek ekiplere karşı oynayacak. Bilhassa deplasmanlardaki Maccabi ve Valencia maçlarında, bu haftaki savunma performansına gereksinimimiz olacak. Larkin’in de dönüşü 4 gözle bekleniyor. Zira onun olduğu kadroda alınan savunma ribauntlarının rakip alana geçişi daha süratli olacaktır. Formda gözüken, Micic-Beaubois-Clyburn üçlüsüne Larkin de eklenirse ön alandaki aktiflik daha farklı bir noktaya gidebilir.

Obra’ya nefis karşılama

Fenerbahçe’ye basketbol tarihinin en parlak günlerini yaşatan ve tek Euroleague şampiyonluğunda grubun başında bulunan Zeljko Obradovic, birinci kere resmi bir maçta sarı-lacivertli takıma rakip oldu. Partizan coachu olarak Ülker Arena’ya çıkan efsane çalıştırıcı tribünlerin sevgi şovları ortasında parkeye adım attı. Fenerbahçe Beko yetkilileri de hem Obradovic’e hem de teknik grubuna jestler yaparken, maç sonunda yaşanan yenilgiye karşın Fenerbahçe taraftarı Obra’yı alkışlarla uğurladı.

Kızılyıldız zoru başardı

Ivanoviç kadronun başına geçtikten sonra fevkalade bir çıkış yaşayan Kızılyıldız, 6 maçlık galibiyet serisini çift maç haftasında Milano karşısında sonlandırmak zorunda kalmıştı ancak Olimpiakos deplasmanında kazanarak 8’de 7 yapmayı başardı. Olimpiakos üzere alanında tesirli olan bir gruba karşı inanılmaz bir dirençle maçta kalan, dönem ortası transferi Vildoza ile rakibine üstünlük kurmayı başaran, boyalı alanı da Petrusev-Mitrovic ikilisiyle ayakta tutan Kızılyıldız etkileyici performansına bir yenisini ekledi. Bir de bu gruba Campazzo katılacak. O da dahil olunca Vildoza-Campazzo ön alanı hakikaten heyecan verici.

Milano’dan harikulade dönüş

Bir hafta evvel Kızılyıldız deplasmanında tekrar kazanmayı hatırlayan Milano, alanında Monaco karşısında harikulade bir dönüş gerçekleştirerek kazandı.

Messina’nın hastalığı nedeniyle grubun başında bulunmadığı maça âlâ başlayan Monaco farkı çift hanelere çıkarmış, hatta 20 sayılara dayanmıştı ancak kaptan Hines’ın iki teknik faulle diskalifiye edildiği an dönüm noktası oldu. İnanılmaz bir savunma çabası, sıkıntılı ayrıldığı eski grubuna karşı Mike James’in intikam ateşiyle her topu potaya göndermesi, dönemin en yüksek sayısı olan tam 24 top kullanması ve yanlış tercihlerinin çoğalması, son çeyrekte dayanılmaz bir Milano üstünlüğünü beraberinde getirdi.

Baron çok kritik şutları sokmayı başarınca Milano 4. dönemi 28-9 maçı da 79-71 kazanmayı bildi. Bu sene birinci kere iki maç art geriye kazanan Milano için dönemin dönüm noktası olabilir.