Çok konuşulacak kelamlar: Okan Buruk’un rakibi Fatih Terim! İşler aksi giderse…

Geçtiğimiz dönem Muhteşem Lig’deki performansıyla tarihinin en makus günlerini yaşayan Galatasaray, Okan Buruk’la yeni bir sayfa açtı. Hummalı bir biçimde çalışmalarını sürdüren Dursun Özbek idaresi, yaz transfer devrinde yaptığı kıymetli desteklerle kadroyu güçlendirmeye devam ediyor.

ÜST ÜSTE TAKVİYELER

Abdülkerim Bardakcı, Kazımcan Karataş, Haris Seferovic, Leo Dubois ve Sergio Oliveira’ya imza attıran sarı-kırmızılılarda son transfer Fredrik Midtsjö oldu. Teknik işveren Okan Buruk’un bilhassa istediği Norveçli futbolcu sıhhat denetiminden geçtikten sonra 3 yıllık kontrata imza attı.

YILLIK FİYATI 975 BİN EURO

Sözleşme ayrıntıları da açıklanda Galatasaray Sportif A.Ş.’den KAP’a yapılan bildirimde Norveçli futbolcu için AZ Alkmaar’a 3.5 milyon euro bonservis bedeli ödeyeceği duyuruldu. Haziran 2025’e kadar geçerli kontrat imzalayan Midtsjö’ye ise her bir dönem için 975 bin euro garanti fiyat verileceği açıklandı.

LUCAS TORREIRA İMZAYA YAKIN

Galatasaray kurmayları, Lucas Torreira transferinde de keyifli sona yakın. İngiliz devi Arsenal’le bonservis konusunda el sıkışan idare, transfermarkt’a nazaran bedeli 20 milyon euroyu bulan Uruguaylı yıldızın da kendisini sarı-kırmızılı renklere bağlayan kontrata imza atması bekleniyor.   

?

Milliyet Gazetesi müellifi Attila Gökçe, yenilenmiş çehresiyle döneme savlı başlayan Galatasaray’da teknik yönetici Okan Buruk’la ilgili çok konuşulacak bir yazı kaleme aldı.?İşte Gökçe’nin ‘Okan Buruk’un rakibi Fatih Terim’ başlıklı yazısı…

‘OKAN BURUK G.SARAY’A ÇOK YAKIŞIYOR’

“Galatasaray’ın “efsane” hocası Okan Buruk, çok gerçek ataklar yapıyor. Kadroyu sadeleştirirken de zenginleştirirken de ölçülü adımlar atıyor. Maceradan kaçınıyor.   Çalışkanlığını, vizyonunu, efendi ve çelebi tutumlarını biliyoruz. Hakçası Galatasaray’a çok yakışıyor. Başarılı olacağını düşünüyorum.

‘TERİM’İN İSMİ ÜZERİNDEN BURUK’UN YOLUNU KESECEK BİRİLERİ ÇIKACAKTIR’ 

Yeni oyuncular, yeni oyun biçimi ve yeni bir çabaya yelken açıyor.   İlk haftalar işler zıt giderse… Arızalar çıkarsa, Galatasaray’ın huzuru kaçar. En başta toplumsal medya, sonrasında da eski-yeni yöneticiler ortasında Terim rüzgarı esmeye başlar. Fatih Hoca eski oyuncusunun yolunu kesmez ancak, Terim’in ismi üzerinden Buruk’un yolunu kesecek öbür birileri çıkacaktır.  O nedenle Galatasaray’ın hocalığı “ateşten gömleği giymek”tir.

‘SÜPER HOCALAR LİGİ’

Süper Lig’in değişim maratonuna hazır olalım… Muhteşem Lig’in değişim maratonuna hazır olalım… Hareketli, canlı ve gerçekçi hesaplarla yapılan transferler bir yana, değişimin öncülüğünü futbolcular değil, öncelikle antrenörler yapacak. Daha sıkı rekabet, daha farklı planlar, yesyeni oyun anlayışları bizi bekliyor. Bu değişim ve yenilenmenin baş rolü, teknik yöneticilerin, antrenörlerin, yardımcıların da iştirakiyle teknik grupların olacak.Birer Portekizli ve Fransız… 3 İtalyan ve 14 yerli hoca… Her birinin ince hesapları var. Çabucak hepsi argümanları ve vizyonlarıyla farklı rüzgarlar estirecek. Şampiyonlukların peşin favorisi olarak kabul edilen Fatih Terim bu dönem yok. Üç Büyük kulübe de şampiyonluklar armağan eden Mustafa Denizli yok.

‘BURUK VE AVCI’NIN ŞAMPİYONLUK YÜZÜKLERİ VAR’ 

Trabzonspor’da adanmışlıkla gayret edip göremediği şampiyonlukları 2 defa Beşiktaş’ta yaşayan Şenol Güneş, Fenerbahçe’ye son şampiyonluğunu kazandıran Ersun Yanal, yeni lig maratonunda start almayacaklar. Listeye baktığımızda bizim hocalardan Okan Buruk ve Abdullah Avcı’nın şampiyonluk yüzükleri var. Yabancılardan da Jorge Jesus dışında kalanların şimdi şampiyonluk yaşadıklarını duymadık. Tıpkı tenis turnuvalarındaki üzere “açık” bir yarış başlayacak bu ligde… Âlâ hazırlanan, sağlam takımlar kuran, âlâ yönetilen ekipler başa güreşecek. O grupların başındaki antrenörlere gelince… Hepsi de yenilik peşindeler. Bu bir heves değil, şuurlu, hesaplı, kararlı vizyonlara dayanan arayışların sonucu. Çabucak söyleyelim ki hepsi de birbirlerine hürmet duyuyor, dayanışma halindeler. Sık sık görüşüp konuşuyorlar. Bilgilerini ve kanılarını paylaşıyorlar.

‘ABDULLAH HOCA ÜÇ GÜN ANNESİNİN BAŞINDAN AYRILAMADI’

Önceki şampiyonluk görmüş “babalar” jenerasyonunun kenara çekilmesiyle Abdullah Avcı, hem hocaların hocası, hem de meslek büyüğü olarak “abi” statüsüne geçmiş durumda. Abdullah Avcı, cumartesi günü Harika Kupa finalinde grubunun 4-0 kazandığı maçı yönetti. Sonraki gün, 31 Temmuz Pazar, ailesiyle birlikte doğum gününü kutlayacaktı. Annesi Feriha Avcı, tam da oğlunu doğurduğu günün yıl dönümünde ansızın rahatsızlandı ve hastaneye kaldırıldı. Hoca üç gün annesinin başından ayrılamadı.Geçen dönem şampiyonluğu kucaklarken, genel değerlendirmede daima “Üç Büyükler yarışta yok” ezberi dillendirildi. Avcı, bu cins yorumlara karşı daima “Trabzonspor var!” cevabını verdi.

‘YENİLİKLERE HAZIR OLALIM’

Dün geçmiş olsun dileklerimizle konuşurken, ekledi: “Yeni ligde de var olmaya devam edeceğiz.” Elbette bu bir çalenç… Meydan okuma! Şu farkla ki bu sefer diğer meydan okuyanlar da var. Jesus mesela… İsmael, Okan Buruk. Üç Büyükler, hocalarıyla savlarını tekrarlayıp yüksek sesle “buradayız” diyorlar. Yeniden de meydan okuyanlar sahnesine daha çok hocanın çıkacağını göreceğiz. İlhan Palut, Nuri Şahin, Emre Belözoğlu, Çağdaş Atan, Sami Uğurlu ve öbürleri. Her biri farklı tonda seslerle savlı bir koro oluşturacak. Oyunun kalitesini artıracaklar, çağdaş futbol arayışlarına katılacaklar, reaksiyonlarla, gündelik reflekslerle değil, unsurlarla ve planlarla yola devam edecekler.Futbolun yeni perdesi açılıyor: Yeniliklere hazır olalım!